Ana Sayfa 70. Sayı Bilinen en soğukkanlı memeli, nesli tükenmiş bir keçi: Myotragus balearicus

Bilinen en soğukkanlı memeli, nesli tükenmiş bir keçi: Myotragus balearicus

Bilim Gündemi

795
Myotragus balearicus’un iskeleti, 02.03.2006, Francisco Valverde

Coğrafik olarak adalar, Darwin’in yaklaşık bir buçuk asır önce keşfettiği gibi, aslında kıtalarla kıyaslığında evrimin en iyi gözlemlenebildiği laboratuvarlardır. Coğrafik izolasyon, sınırlı yiyecek kaynağı ve avcı sayısı gibi temel nedenlerden ötürü, adalarda, kıtalarda gördüğümüz hayvanlardan farklı, örneğin Yeni Zelanda’da Dev Moa Kuşu, California Channel Adaları’nda Cüce Tüylü Mamut gibi garip hayvanlar ortaya çıkmıştır (1).

Özerk Barcelona Üniversitesi Katalan Paleontoloji Enstitüsü’nden Meike Köhler ve Salvador Moyà-Solà’nın yaptığı ve “Amerikan Bilimler Akademisindeki Gelişmeler” adlı derginin henüz sadece online versiyonunda (pnas.org) yayınlanan makaleye göre Myotragus balearicus sıcakkanlı bir memeliden çok (ki bir tür hariç günümüzdeki tüm memeliler sıcak kanlıdır (6)), soğukkanlı bir sürüngenin metabolizmasına evrilmiştir.  (2). Myotragus balearicus bu yeni buluştan önce de hayli ilginç bir canlıydı. Örneğin, önceki çalışmalar Myotragus balearicus’un günümüzdeki keçilerden daha küçük olduğunu (yaklaşık 45 cm), yavrularının büyük bir şıçan kadar olduğunu, günümüz keçileri kadar atletik olmadığını, hatta iskeletinin zıplamaya uygun olmadığını, 5,2 milyon yıl varlığını sürdürdüğünü ve yaklaşık günümüzden 3000 yıl önce neslinin tükendiğini göstermekteydi (4).

Myotragus balearicus’un fosili İspanya’nın Majorca adasında ünlü İngiliz arkeozoolog Dorothea Bate tarafından 1909 yılında bulunmuştu (5). Yiyecek kaynaklarının kısıtlı olduğu ve bulunduğu yerden ayrılmasının mümkün olmadığı Majorca adasında Myotragus balearicus’un milyonlarca yıl nasıl hayatta kaldığı bilim insanlarının merak ettiği konular arasındaydı. Meike Köhler ve Salvador Moyà-Solà’nın yaptığı araştırmanın bulguları, Myotragus balearicus’un adada açlık ve soğuk durumlarında milyonlarca yıl nasıl hayatta kalmış olabileceğine dair bugüne kadar memeliler aleminde eşine hiç rastlanmayan kanıtlar ortaya koydu (4).

Doğrudan olmasa da bulunan kanıtlar, Myotragus balearicus’un bir memeli olmasına rağmen günümüz memelilerinin aksine metabolizmasını soğukkanlı hayvanlar (örneğin sürüngenler) gibi yavaşlatarak, yıllın belli zamanlarında büyümesini durduğunu göstermektedir (2). Oysa ki, tekrar hatırlatalım, günümüzdeki memeliler bilinen bir tür hariç hepsi sıcakkanlı hayvanlardır. Vücut sıcaklıklarını neredeyse sabit tutarlar. Ortam soğuduğunda metabolizmaları hızlanır. Sıcaklıklarını ortam sıcaklığının üzerinde tutmak için sürekli besine yani enerjiye ihtiyaç duyarlar. Bunun bedeli olarak da sürekli besin bulmak zorundadırlar. Dolayısıyla hücreleri sürekli bölünür. Örneğin sürüngenler gibi soğukkanlı olan hayvanlar ise, ortam soğuduğunda memelilerin aksine metabolizmalarını yavaşlatırlar ve hücre bölünmesi durur. Ortam ısındığında metobolizma hızlanır ve hücreler tekrar bölünmeye başlar. Bu strateji besinin sınırlı olduğu bölgelerde onların hayatta kalmasını sağlar (6). Daha da ilginci sürüngenlerin kemiklerinde tıpkı ağaçların gövdelerinde bulunan halkasal yapılar gibi mevsimlere bağlı döngüsel büyümenin izleri bulunmaktadır (LAG denen yapılar) (2, 4).

Meike Köhler ve Salvador Moyà-Solà’nın bulguları Myotragus balearicus’un metabolizmasını bu strateji ile yönettiğini desteklemektedir. Bulgular ise kısaca şöyledir: Araştırmacılar Myotragus balearicus’un fosil örneklerini, yani kemik kesitlerini yine aynı zamanda aynı bölgede yaşayan sürüngen fosilleri ile mikroskop altında kıyasladır. Bir önceki paragrafta söz edildiği gibi bugüne kadar sadece sürüngenlerin kemiklerinde gözlemlenen yıllık halkasal yapıları Myotragus balearicus’un kemiklerinde de gözlemlediler. Bu halkasal yapılar ise tamamen, soğuk mevsimlerde metabolizmanın yavaşlaması, kemikteki hücrelerin bölünmesini durdurması ve takiben ısınan havalar nedeniyle olayların tersine dönmesi ile hücre bölünmesinin başlaması sonucu oluşan kesikli büyümenin izidir. Oysa memelilerin kemiklerinde böyle bir halkasal yapıya rastlanmaz, çünkü sürekli hücreleri yenilenir yani bölünür. Kemik dokularında kesintisiz bir yapı gözlemlenir. Kısaca Myotragus balearicus’un kemiklerindeki halkasal yapılar metabolizmasının soğukkanlı hayvanlara benzediği konusunda ipuçları vermekte. Sonuç olarak Myotragus balearicus’un kısıtlı kaynaklarla birlikte soğuk geçen devirleri de içeren 5,2 milyon yılı nasıl geçirdiği hakkında bilim insanlarının elinde artık çok daha sağlam kanıtlar bulunmakta (2, 4).

Myotragus balearicus’un İspanya’nın Barcelona şehrindeki Cosmo Caixa müzesindeki maketi. 20.12.2007, Xavier Vázquez

Ne yazık ki, evrimsel olarak çok yakın bir zamana kadar neslini sürdürmekte olan bu türün ada yaşamında kazandığı adaptasyonlar (uzun ömür dolayısıyla yavaş üreme aralıkları, küçük boyut, atletik olmayan yapı), avcıların olmadığı ada yaşamı için son derece gelişmiş özellikler olmasına rağmen, bölgeye avcıların gelmesiyle bir dezavantaja dönüştü. Myotragus balearicus’un 3000 yıl önce adaya gelen Homo sapiens karşısında hiçbir şansı yoktu (2).

 

KAYNAKLAR

1)”Cold-blooded” goat grew like a reptile, http://www.examiner.com/x-29167-SF-Science-News-Examiner~y2009m11d18-Coldblooded-goat-grew-like-a-reptile, 18/11/2009, 20:12

2)Köhler, M. ve Moyà-Solà, S., Physiological and life history strategies of a fossil large mammal in a resource-limited environment, www.pnas.org/cgi/doi/10.1073/pnas.0813385106, 18/11/2009, 20:21

3) Dwarf Goat More Reptile Than Mammal, http://news.discovery.com/animals/dwarf-goat-reptiles-mammals.html, 18/11/2009, 20:30

4) Extinct goat was cold-blooded, http://www.physorg.com/news177755291.html, 18/11/2009, 20:38

5) Myotragus, http://en.wikipedia.org/wiki/Myotragus_balearicus, 18/11/2009, 20:45

6) Buffenstein, R. et al., Cold-induced changes in thyroid function in a poikilothermic mammal, the naked mole-rat, Am J Physiol Regulatory Integrative Comp Physiol, 2001, 280, 149-155.

Önceki İçerikSigaralar çok sayıda patojen bakteri içeriyor
Sonraki İçerikİstanbul’daki Darwin toplantısının anatomisi