Ana Sayfa 90. Sayı Ali Nahit Hoca’yı kaybettik

Ali Nahit Hoca’yı kaybettik

70

Tam elinizdeki sayının teknik hazırlığına başlamışken, tam da onun çalışmasını ağırlıklı dosya olarak düşünmüşken, sevgili yazarımız Ali Nahit Babaoğlu’nun ölüm haberiyle sarsıldık. Değerli bilim insanı, akademisyen, psikiyatr, dergimizin ilk sayısından itibaren yazarı ve dostu Ali Nahit Hoca’yı 15 Temmuz günü kaybettik. Acımız tarif edilemez. Onu daima, bilimsel yöntemden bir milim bile sapmayan örnek tutumuyla, toplumculuğu ve halkçılığıyla, sosyalizmden yana tavrıyla, bıkmaz usanmaz öğretme tutkusuyla, ülkenin gidişatından duyduğu kaygı ve çözüm arayışlarıyla, kalenderliğiyle, ağzından düşürmediği sigarasıyla, bir eli cebinde babacan duruşuyla, sevgiyle, saygıyla anımsayacağız. Yazdıkları, söyledikleri, tutumları, öğütleri hep yolumuzu aydınlatacak. Yakınlarının, öğrencilerinin, dostlarının, Türkiye bilim ve psikiyatri camiasının, Bilim ve Gelecek topluluğunun, hepimizin başı sağ olsun.

Daha iki ay önce dergi büromuza gelmiş, “50 Soruda” dizisinin ikinci paketinin ilk kitabı olarak yakında yayınlanacak “50 Soruda Psikiyatri” adlı kitabının metnini teslim etmiş, tutuklu arkadaşımız Baha Okar’ın uğradığı haksızlığa karşı tepkisini dile getirmiş, ısrarla Baha’ya selamını iletmemizi istemiş, “hepimiz biraz deliyizdir, düzenin ‘normal’i olmaktan iyidir” demiş, çayını içmiş, bir elinde bastonu diğer elinde sigarası çıkıp gitmişti Ali Nahit Hoca. Gidiş o gidiş…

Evet, bu sayımızın iki ağırlıklı dosyasından biri, Doç. Dr. Ali Nahit Babaoğlu’nun son çalışması “50 Soruda Psikiyatri” adlı kitabından derlediğimiz hacimli bir makale: “Psikiyatrik bozukluklar”. Usta bir “deli”nin kaleminden tüm “deli”lere…

***

Elinizdeki sayının diğer kapak dosyası “Ağırlaştırılmış müebbet”. Dünya üzerinde sadece ülkemiz cezaevlerinde yüzlerce hükümlüye reva görülen bu hukuk dışı, insanlık dışı uygulamayı, bütün boyutlarıyla, değerli avukatlar Ercan Kanar, Gülizar Tuncer ve Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nden iki “ağırlaştırılmış müebbetlik” Ali Gülmez ve Hasan Şahingöz yazdı. Biraz içiniz daralacak, uykunuz kaçacak, ama okunmadan geçilemeyecek, isyan etmeden durulamayacak bir dosyadır bu.

***

Uydurma iddialarla 11 aydır tutuklu bulunan dergimizin idare müdürü ve editörü Baha Okar’ın da yargılandığı Devrimci Karargâh davasının duruşması 11-12 Ağustos tarihlerinde Beşiktaş Adliyesi’nde gerçekleşecek. Duyarlı tüm okurlarımızı, yazarlarımızı bu davayı izlemeye çağırıyoruz. Bir kez daha haykırıyoruz: Baha Okar’a özgürlük, Türkiye’ye özgürlük!

Dostlukla kalın…

Önceki İçerikPsikiyatrik bozukluklar
Sonraki İçerikTürkiye elektrik üretiminde güneş santrallarının payı ileride ne kadar artabilir?