Hazırlayan: Ayşe Çabuk
Yüz şeklini belirleyen genlerin anlaşılmasıyla, gelecekte bir gün sadece DNA kullanılarak insanın dış görünümü hakkında faydalı bilgiler elde etmek mümkün olabilir.
Bugüne dek insanlarda yüz şeklini oluşturan genler hakkında hemen hemen hiçbir şey bilinmiyordu. Yaklaşık 10 bin kişi üzerinde yürütülen ve Plos Genetics’de yayımlanan çalışmanın yazarları, yüz biçimiyle ilgili beş genin keşfinin adli tıpta geniş bir uygulama alanı bulabileceğini söylüyorlar.
Araştırmanın başında bulunan, Hollanda’da Erasmus Üniversitesi Tıp Merkezi’nden Manfred Kayser, bunların insan yüzü morfolojisinin genetiğini anlamanın ilk heyecan verici sonuçları olduğunu söyledi. “Belki zamanla, sadece bir insandan geriye kalan DNA parçasıyla onun hayali bir portresinin çizilebilmesi mümkün olabilecektir. Bu adli tıp gibi alanlarda ilginç uygulamalara destek olabilir.”
Araştırmacılar fotoğraflarla birlikte insan kafalarının manyetik rezonans görüntülemesini (MR) kullanarak çıkardıkları yüz şekli haritasıyla, yüzdeki mesafeleri hesapladılar. Daha sonra belirli yüz şeklindeki insanlarda daha sık görünen küçük genetik varyasyonları araştırmak için tasarlanmış olan, Genom Çapı İlişkilendirme Çalışmaları (GWAS) adıyla bilinen çalışmayı yürüttüler.
Sonuçta Prof. Kayser ve meslektaşları, değişik yüz şekilleriyle ilişkilendirilen, PRDM16, PAX3, TP63, C5orf50 ve COL17A1 olarak bilinen beş geni tanımladılar. Bu ilişkilendirmeler belirli bir yüz şeklinin tahmin edilebileceğini, DNA’dan tam bir portre çizilebilmesinin ise hâlâ uzak bir ihtimal olarak kaldığını gösteriyor.
Bunlarla birlikte, DNA’nın saç ve göz rengini tahmin etmekte kullanılabileceğini ileri süren son bulgularla ve kan analizinden yaşın anlaşılması üzerine yapılan 2010 tarihli çalışmayla birlikte adli tıpçılar, DNA temelli yeni ve güçlü silahları da cephaneleri arasına eklemiş oldular.
Kaynak: BBC News-Science&Environment
