Ana Sayfa Dergi Sayıları 127. Sayı Kitapçı Rafı – 127

Kitapçı Rafı – 127

417
0

Gen Bencildir

– Richard Dawkins, Çev. Tunç Tuncay Bilgin, Uygar Polat, Kuzey Yayınları, 2014, 352 s.

Tübitak Popüler Bilim Kitapları Dizisi’nin yıllarca en çok satan kitaplarından biriydi Gen Bencildir. Aynı zamanda Tanrı Yanılgısı isimli kitabıyla ve bu kitabın yarattığı tartışmalar, karşılaştığı davalarla ismini, ülkemizde olduğu gibi tüm dünyada da duyuran evrim biyoloğu Richard Dawkins’in 1976 yılında yayımlanmış ilk kitabı. Darwin’in doğal seçilim yoluyla evrimleşme kuramı ve Mendel’in genetik çalışmalarının sosyal teoride genellikle göz ardı edildiğini iddia ederek bu kuramların sosyal teoriyi nasıl etkilediğine dair bir tartışma yürütülüyor kitabında. Dawkins, davranış bilimlerindeki özgecil ve bencil davranış, kişisel çıkar, saldırgan davranış, akrabalık, aldatma, cinsiyet farklılığı gibi başlıkları doğal seçilim ve genetik çalışmalarının ortaya koyduğu bulgular açısından ele alıp inceliyor.

Paul Dirac

– Graham Farmelo, Çev. Zeynep Alpar, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2014

“Atom teorisinin yeni ve üretken biçimlerinin keşfi” nedeniyle 1933 yılında Nobel Fizik Ödülü’nü alan İngiliz fizikçi Dirac(1902-1984), çevresi tarafından  teorik fizikçi standartlarına göre bile son derece acayip olduğu düşünülen bir adammış. Einstein’ın, “deha ile delilik arasındaki baş döndürücüyolda tutturduğu denge felaket” diyerek andığı Dirac, öte yandan kafası müthiş berrak çalışan ve kimsenin kendisi hakkında ne düşündüğüne aldırmayan biri. “Fizik kanunları, matematiksel güzelliğe sahip olmalıdır” da demiş olan Dirac’ın ilginç hayat hikayesini kendisi de bir fizikçi olan Graham Farmelo kaleme almış.

Tanrı’nın Ölümü ve Kültür

– Terry Eagleton, Çev. Selin Dingiloğlu, Yordam Kitap, 2014, 270 s.

Türkiye’nin genç laik cumhuriyeti için özgül nedenlerle nerdeyse hiçbir zaman güncelliğini kaybetmemiş olsa da Batı için özellikle 11 Eylül saldırılarından sonra gündeme gelen köktendinciliğin yükselişini masaya yatırıyor  kültür kuramcısı Eagleton ve iki soru soruyor: Tanrı yeniden mi dirildi? Yoksa aslında hiç ölmemiş miydi? Tabii ki bir teoloji kitabı değil elimizdeki. Yazar, aydınlanma ve modernleşme ile Tanrı düşüncesinin ve dinin toplumsal yaşamdan geri çekilmesinin yarattığı boşluk ve kültürel kriz üzerine bir tartışma açıyor. “Tanrısız toplum”un kurulmasının ve sorunsuz biçimde işleyişinin, her zaman siyasal hakimiyetin önemli araçlardan biri olmuş dinin çerçevesinin sınırlanmasından ibaret olmadığını, neden kendiliğinden ortaya çıkamadığını aydınlanmadan başlayarak günümüze kadar süren tartışmalar ekseninde tarihsel bir bakış açısıyla ve kuramcı olmasına rağmen her zamanki gibi ironik, esprili üslubuyla irdeliyor.

Paleontoloji ve Evrim

– Felsefi Bir Yaklaşım, Derek Turner, Çev. Nıvart Taşçı, Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, 2014

Paleontoloji yeryüzündeki yaşamın tarihini anlayabilmek için fosilleri kullanır. Fakat sadece fosil kayıtlarındaki şablonları ve yönelimleri belgelemekle uğraşmaz; aynı zamanda bunların altında yatan evrimsel süreçlere dair sonuçlar da çıkarmaya çalışır. Evrimin nedeni olarak doğal seçilim ne kadar önemlidir? Evrimsel tarihin akışı ne ölçüde şansa bağlıdır? Evrim ilerlemeci midir? Bizim gibi dil ve alet kullanan zeki yaratıkların evrimi kaçınılmaz mıdır yoksa varlığımızı tarihsel rastlantılara mı borçluyuz? Kitapta bu sorulara fosil kayıtlarının verdiği ipuçları çerçevesinde yanıt aranıyor. Paleontoloji ve Evrim’de felsefi düşüncelerin paleontolojiyi derinden etkilediği öne sürülüyor.

Penisin Şekli Neden Öyle?

– …ve Anatomi, Parafili, İnanç ve Evrim Üzerine Düşünceler, Jesse Bering, Çev. Bora Kamçez, BigBang Yayınları, 2014, 366 s.

Neden bazı insanların bazı hayvanları seksi bulduklarını, neden testislerin vücudun savunmasız bir bölgesinde bulunduklarını, yamyamlığın doğal tarihini, özgür iradenin var olup olmadığını veya ne kadar özgür olabildiğini, penisin şeklinin neden  öyle olduğunu merak ediyorsak bu kitapla merakımızı giderebileceğimiz iddia ediliyor. Cinsel davranış ve eğilimlerimizin, hatta “sapkınlıklarımızın”, intihar düşüncesinin biyolojik ve evrimsel arka planını araştıran, canımızı sıkmadan, eğlenceli bir biçimde bize anlatmaya çalışan Dr. Bering, Scientific Amerikan ve Slate dergilerinin deneyimli popüler bilim yazarlarından.

Ruhun Tutkuları

– René Descartes, Çev. Murat Erşen, Say Yayınları, 2014, 175 s.

Descartes’ın ölümünden kısa süre önce, 1649’da kaleme aldığı bu kitap bir ahlak incelemesi. Ancak tutkuları mutluluk ve özgürlük için bir engel olarak gören Stoacı geleneğe karşı tutkuları rehabilite eden Descartes’ın yaklaşımı bir ahlakçının tavrından çok modern bir nörofizyoloğun tutumuna yakın. Filozofun son eseri olan bu çalışmanın ana konusu, evvelâ ruh ve beden arasındaki biyolojik birliğin oluşturduğu failin insani özelliği, sonra da ahlaki bir birey. Kitap, “genel olarak tutkulara ve bu vesileyle insanın bütün doğasına dair”, “tutkuların sayısı ve düzeni ile ilk altısının açıklanması”, “özel tutkular” başlıklı üç bölümden oluşuyor.

Arap İsyanları Güncesi

– Can Ertuna, Ayrıntı Yayınları, 2014, 200 s.

Can Ertuna, Arap isyanlarını Tunus’ta çakan ilk kıvılcımdan Mısır’da Müslüman Kardeşler iktidarına askeri darbeyle son verilmesine kadar Ortadoğu’da, yani “olay yeri”nde, savaş ve çatışma bölgelerinde takip etme imkanı bulmuş deneyimli bir muhabir. Libya ve Suriye’nin de aralarında bulunduğu bu dört ülkede iktidara karşı eylemli muhalefetin ortaya çıkışını hazırlayan süreçleri, olayların gelişimini ve sonuçlarını kendi izlenimlerinden, notlarından ve yaptığı haberlerden hareketle kitaplaştırmış. Son dört yılın bir panoramasını sunarak hafızamızı tazelememize ve hikayeyi bir bütün halinde görmemize yardımcı oluyor. Ayrıca kitabın 32 sayfası daha kaliteli kağıda basılmış renkli fotoğraflarla görselleştirilmiş.

Açık Bilim

– Ahlakın Temelleri, Hakikatin Doğası, Bilginin Sınırları, Adam Bly, Çev. Mehmet Doğan, Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, 2014

Son on yıl içinde, insan genomu ve kozmik mikrodalga arka planı haritalandırıldı. Karanlık enerjinin varlığı doğrulandı, evrenin genişlediği anlaşıldı ve yaşı belirlendi. Mars üzerindeki okyanuslara dair bulgulara erişildi ve ilk defa başka bir gezegenin, Satürn’ün ayına inildi. Büyük patlamayı taklit edebilecek bir makine inşa edildi ve daha önce insanlık tarihinde  elde edilmiş tüm verilerden daha fazla veriye ulaşıldı. Bilim, kimiz ve nereden geliyoruz sorularına dair anlayışımızı yeniden biçimlendiriyor; değerler sistemimizi, dünyaya ve birbirimize bakışımızı modernleştiriyor. Önümüzdeki dönemde bir kez daha bilim, bizim için ürünlerinden, yani ilaçlardan ve teknolojilerden daha fazlası anlamına gelecek; bilim, yönetilmesi gereken bir şey olmanın ötesine geçip, yönetmenin ve düşünmenin yöntemi olacak. Bu kitap, yaşanmakta olan bilimsel devrimin ön saflarında yer alan fizikçilerin yazarların, tasarımcıların, mimarların, genetikçilerin konu hakkında fikirlerini aktarmaları amacıyla yapılmış röportajların bir araya getirilmesiyle oluşturulmuş.

Eşitsizliğin Bedeli

– Bugünün Bölünmüş Toplumu Geleceğimizi Nasıl Tehlikeye Atıyor?, Joseph E. Stiglitz, Çev. Ozan İşler, İletişim Yayınları, 2014, 375 s.

1997-2000 yılları arasında Dünya Bankası başkan yardımcılığı ve baş iktisatçılığı görevini de sürdürmüş olan Stiglitz dünyanın en etkili birkaç iktisatçısı arasında gösteriliyor. ABD’de 1980 sonrasında artan eşitsizliği ve bunların yarattığı sorunları inceleyen kitap, sermaye, toplumsal kutuplaşma, rant arayışları,algı mühendisliği, güven problemi, demokrasilerde paranın gücünün artması, CEO’larla işçilerin gelirleri arasındaki uçurum, yoksulluk, eşitsizlik, isyanlar gibi konulara dikkat çekerek dünyanın mevcut durumunu ve yönelimini analiz etmeye çalışıyor.

Çizgilerle Lenin

– Rius, Çev. Çiçek Öztek, Yordam Kitap, 2014, 167 s.

Sovyet Devrimi’ne ve Sovyet Sosyalizminin kuruluşuna önderlik etmiş Lenin, siyasal mücadelesinin yanında fikirleri ve eserleriyle de siyasi tarihi etkileyebilmiş önemli bir kişilik. Meksikalı tanınmış çizer Rius, çizgileriyle, derlediği fotoğraflar, Lenin’in yazılarından, konuşmalarından seçtiği ve kendisinin kaleme aldığı metinlerle Lenin’in hayatını, mücadelesini, düşüncesini,tarihte oynadığı rolü görselleştiriyor bu kitapta.Yayınevi bu kitapla aynı çizerin diğer eserleri Çizgilerle Kapitalizmin Tarihi, Çizgilerle Felsefe, Çizgilerle Ateistin El Kitabı, Çizgilerle Ekonomi’yi de yayına hazırladığını duyuruyor.

Ceza Hukuku Felsefesine Katkı: Radbruch Formülü

– Sevtap Metin, Altan Heper, Tekin Yayınevi, 2014, 110 s.

“Yasal haksızlık ile yanlışlığına rağmen geçerli yasalar arasında keskin bir sınır çizmek olanaksızdır. Yine de son derece açıklıkla çizilebilecek bir ayrım çizgisi vardır. Bu sınır adaletin özü olan eşitliğe teşebbüs dahi edilmeyip, pozitif yasanın çıkarılmasında eşitliğin bilinçli olarak reddedilmesi halinde, yasanın sadece ‘yanlış hukuk’ değil, her halükarda hukukun doğasından tamamen yoksun kalması halidir.” Bu kitap Nazi dönemi Almanyası hukuksuzluklarını ifşa ediyor ve gelecek günler Almanyasına olduğu gibi dünyaya da bu tecrübelerin tekar edilmemesi için yol göstermeyi amaçlıyor. Mutlak bir adaletsizliğin yaşandığı vakitte Radbruck, emri hukuktan, intikamı adaletten ayıran formülünü sunuyor. Bu formül o günden beri hukukun yeniden tesis edilebilmesi ve anlamlı bir adalet tartışması için bir imkan olarak görülüyor.

Borçlandırılmış İnsanın İmali

– Neoliberal Durum Üzerine Deneme, Maurizio Lazzarato, Çev. Murat Erşen, Açılım Kitap, 2014

“Borç sadece ekonomik bir dispozitife indirgenemez; o aynı zamanda yönetilenlerin zamanının ve davranışlarının belirsizliğini azaltmayı hedefleyen, bireysel ve kolektif öznelliklerin denetimine ve yönetimine ilişkin bir güvenlik tekniğidir. Devlet’e, özel sigortalarla ve daha genel olarak, şirketlere karşı hep daha fazla borçlu hale geliyoruz ve vaatlerimizi yerine getirmek için hayatlarımızın, ‘insani sermaye’mizin ‘girişimcileri’ olmaya teşvik ve icbar ediliyoruz; tüm maddi, zihinsel ve duygulanımsal ufkumuz böylece yeniden biçimlendirilmiş ve alt üst edilmiş bulunuyor.” Lazzarato, borcun, kapitalist ekonomi için bir tehdit olmak şöyle dursun, neoliberal projenin tam merkezinde yer aldığını göstermeyi amaçlıyor. Yazar, borcun her şeyden önce politik bir inşa olduğunu ve alacaklı/borçlu ilişkisinin günümüz toplumlarının temel toplumsal bağını ve ilişkisini teşkil ettiğini ileri sürüyor.

Sonsuz Uzayın Hakimi

– Kafamızın İçinde Büyüleyici Bir Yolculuk, Raymond Tallis, Çev. Yonca Aşçı Dalar, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2014

Kitabın yazarı tıp profesörü ve aynı zamanda Britanya’nın önde gelen yüz entelektüeli arasında gösterilen bir şair, yazar ve felsefeci. Konusu ise kafamız. Felsefeyle biyolojiyi bir araya getiren bir çalışma ortaya koymayı düşünen yazar, konusunu kafa ile sınırlar ve kafa ile ilgili akla gelebilecek hemen her türlü sorunun biyolojik temelinden yola çıkıpsorgulamasını zihin ve benlik alanlarına doğru genişleterek psikolojik ve kültürel alanı da araştırmasına dahil eder.

Vahşi Hukuk

– Bir Yeryüzü Adaleti Manifestosu, Cormac Cullinan, Çev. Meral Güneşdoğmuş, Ayrıntı Yayınları, 2014, 280 s.

Yazara göre, doğal topluluklar ve ekosistemler yasal hakları olan tüzel kişiler sayılmalıdır. İnsanlık iklim değişikliği gibi büyük krizlerle baş etmek istiyorsa sorunun kaynağına inmeli, kim olduğunuyine düşünmeli, doğal hayatla kopan bağlarını yeniden kurmalı. Doğayla uyum içinde yaşamak için gerekli olan paradigma değişikliği ise Batılı anlayışı sorgulayıp yerli halkların bilgeliğinden yararlanmalı. Bu kitap, yeryüzünün doğal yasalarıyla uyumlu insani yasalar anlamına gelen vahşi hukuk kavramını ele alıyor ve doğayla uyumlu yasaların uygulanabilirliğini pratik örnekleriyle gösteriyor.