Ana Sayfa 130. sayı Muharrem ayının düşündürdükleri

Muharrem ayının düşündürdükleri

343

Ben bir Alevi hanedanı mensubuyum. Küçüklüğüm gizli yapılan alevi aynicemleri içinde geçti. Alevilerin İmam Rıza kolundan olduğumuz söylendi ve biz ehlibeyttik. Bunu büyük bir onur olarak kabul ediyorduk. Bu bize bir ayrıcalık veriyordu. Bütün dualar, başta İmam Hüseyin olmak üzere Hz. Ali soyuna çıkardı. O soy çok hürmet görür, çok sayılır, sevilirdi. Aynıcemde rehber “Ya Hüseyin” deyince herkes gözyaşı dökerdi. Öyle olaylara şahit oldum ki, bazıları kendinden geçer ve onları hemen dışarı çıkartırlardı. Ninem küçükken ağladığımda “gözün yaşı İmam Hüseyin’e olsun” derdi.

Hüseyin’in o ıstıraplı sonunu anlamak için Arap tarihçilerinden alıntılar yapalım;

“Sinan Haveli b. Yezid el Esbaniye (kafasını kes) diye bağırdı. Sonra attan inip (Sinan) boğazını kesip kafasını kopardı. Hz. Hüseyin’in arkadaşlarından ölenlerin sayısı 72’dir. Ömer B. Sad’ın askerlerinden ise yaralı olanların dışında 88 kişi öldürülmüştür.”

Taberi, Hz. Hüseyin’le birlikte 140 kişi olduğunu ve hepsinin öldüğünü yazıyor.

Bu olay 10 Muharrem 61 (680)’de ikindi vakti oluyor. Hz. Hüseyin şehit ediliyor. Bu olay hakikaten Emevilerin yaptığı İslam dışı ve hatta insanlık dışı büyük bir katliamdır. Buna üzülmemek mümkün değildir. Bu günler de Muharrem ayı olduğundan her yerde üzücü eylemler oluyor. Caferilerin yaptığı toplu dövünme törenleri gibi.

Ayrıca İstanbul Şehir Tiyatroları “Kerbela” diye bir oyun sahneye koydu. Eseri Ali Berktay yazmış. Eseri gördüm, çok geniş kadroyla yapılmış güzel bir oyun. Şimdi işin bir başka yönüne geliyorum. İstanbul’a geliyorum, sene 1955 veya 1956, hocam Prof. Cavit Baysun’a sıkılarak “ben İmam Rıza soyundanım” diyorum. Hocam büyük tarihçi, yanağımı okşuyor gülerek “sende hiç Arap fizyonomisi var mı? Orta Asya’dan gelmişsin, safkan Türksün” dedi. Bunu duyunca tuhaf oldum. Bana bazı kitaplar ve yazarlar tavsiye etti. O kitapları okuyarak bugünkü bilinçliği kazandım. Türk olduğumu, Oğuzlardan olduğumu anladım. Şimdi şöyle bir düşünelim. Hz. Hüseyin 680’de şehit olmuş, ya biz ne zaman Müslüman olmuşuz? İlk Müslüman olan Bulgar Türkleri, ama esas büyük bir toplumun Müslümanlığı Selçuk Bey’le başlıyor. O da bir siyasi sebepten Müslüman oluyor. Burada bir alıntı da sayın Kamuran Gürün’den yapalım:

“Bu göç olayını Karahanlıların İslamiyet’i kabul ettikleri 960 yılında veya hemen bunu takip eden seneler içinde olması ihtimali üzerinde durulmaktadır. Muhakkak olan husus Selçuk Bey’in cende geldikten kısa bir düre sonra İslamiyet’i kabul ettiğidir”. Evet 680’de Hz. Hüseyin şehit oluyor. Biz 960’da Müslüman oluyoruz. Ayrıca bu sürede Arapların Türklere yaptıkları fecaat! Hele Kuteybe ve onun gibilerin yaptıklarını burada aktarmayacağım.

Gelelim bizim İmam Rıza Ocağı’na. Abdal Musa’nın bir nefesinde geçiyor İmam Rıza.

Abdal Musa, “Şahım İmam Rıza yolunu güden Pirim Pir Sultanım Yatağan babam” diyor. Evet İmam Rıza’nın yolundan gitmesine rağmen kendisinin Arap olmadığını da biliyor. Saruhan Bey’le beraber gelen Yatağan Sultan elbette Oğuzlardandır. Ben de Yatağan Sultan’la ilişkili kitabımın adını “Oğuzlardan Yatağan Mahmut Sultan” koydum. Oğuzların Üçoklar olduğunu Bozkurt Güvenç söylüyor.

Bu iş nasıl olmuş: İlk Müslümanlık biraz karışık. Bilinen Hoca Ahmet Yesevi, kadın erkek Türkleri topluyor. “Eline, beline, diline” gibi basit şeylerle bunları Müslüman yapıyor. Türkler okuma yazma bilmez, Arapça hiç bilmezler. Böylece asırlardır çaldıkları sazı da hoş görüyor. Şamanizmden gelen bazı göreneklerini de hoş görüyor. Böylece Müslüman oluyorlar. Ama Alevi olarak. Bu olayı araştıran tarihçi Köprülü “Hz. Ali ile Oğuz Han özdeşleştirilmiştir” diyor. Oğuzlar da artık Oğuz Han’ı tanımıyorlar ve böylece Şah İsmail de (Hatayi) Hz. Hünkar Hacı Bektaş-i Veli de ve hatta Yunus Emre de soy olarak Hz. Ali’ye götürülüyor. Yani hepsi Arap oluyor. Bunların hepsi Oğuz soyundandır.

Hz. Hünkar’ın postnişini Veliyüddin Ulusoy Ankara’da açtığı yeni bir yer için dedeleri çağırdı. Fakiri de davet etti. Orada güzel bir gün geçirdik. Orada herkes bir İmam soyundandı. Bir de bizim ocak gibi İmam Rıza ocağı vardı. Dedelerle görüşürken Oğuz Han’dan bahsettim. Dedeler “o da kim?” demezler mi? Ne söyleyeceğimi bilemedim.

Ey Oğuz soyunun soylu evlatları, kendi soyunuzun bilincinde olun. Şunu tekrar söyleyeyim, Anadolu ve Azerbaycan Türklerinin tümü Oğuz soyundandır. Anadolu Oğuz soyunun 24 boyunun isimleriyle doludur. Anadolu’daki Alevi Sünni hepsi akrabadır. İçlerinde yabancı olarak yüzde 5’i geçmez.

Ey Alevi canlar, hepiniz Horasan’dan geldiğinizi söylemiyor musunuz, orada sadece Oğuz soyu olduğunu biliniz. Bugün orucunuz, niyazının hakka olsun. Gözyaşlarınız İmam Hüseyin’e olsun ama kendinizi Hz. Ali soyundanız diye Araplaştırmayın.

Prof. İzzettin Doğan kendisinin Hz. Ali soyundan olduğunu iddia ediyor. Bir zamanlar Orhan Dede vardı. O da kendisini mahkeme kayıtlarıyla Hz. Ali soyundan olduğunu ispatlamıştı. Varsın onlar kendilerinin Arap olduklarına inansınlar ama siz soyunuzu bilin.

Önceki İçerikAspirin kanseri önlemeye yardımcı olabilir
Sonraki İçerikMüziğin kökeninde, ebeveynin ilgisinin çocukta olduğunu çocuğa gösteren şarkılar mı var?