Kuantum bilgisayarlar yıllardan beri tartışılıyor ve hemen her yıl da bu tür bilgisayarların hayata geçirileceği söyleniyor. Ama yıllar geçiyor, çalışan bir kuantum bilgisayarı halen ortaya konamıyor. Söylenen tek şey, kuantum bilgisayarların büyük potansiyel vaat ettiği.
Durumun böyle olduğunu görmek için Tübitak Bilim ve Teknik dergisinin eski sayılarında konuyla ilgili yazılara bir bakalım:
Aralık 1995, “Kuantum Bilgisayar”: Araştırmacılar tüm umut verici gelişmeleri ve tüm engelleri göz önünde bulundurarak çok parçacıklı kuantum durumları üzerine çalışmalarına devam ediyorlar. Hayata geçirildiğinde veya geçirilebilirse, her alanda devrim yaratacak prototip kuantum bilgisayarların önünü açmak için her türlü çaba sarf ediliyor.
Mayıs 1998, “Kuantum Bilgisayarlar Geliyor mu?”: Kuramsal olarak, yapılabilecekleri ve sütün özellikler taşıyacakları çoktandır kanıtlanmış durumda olan kuantum bilgisayarlar yavaş yavaş sahneye çıkıyor gibi görünüyor.
Eylül 1998, “Kuantum Bilgisayarları”: Bir kuantum bilgisayarı üç yıl içinde yapılabilecek. Fakat yaygınlaşması çok daha uzun zaman alabilir.
Haziran 1999, “Kuantum Bilgisayarları İçin Yeni Atılımlar”: Araştırmacılar, birkaç yılda son pürüzlerin de giderilebileceği konusunda umutlular.
Mayıs 2003, “Kuantum Bilgisayarlar”: Ünlü bilimadamı Richard Feynman, 80’lerin başlarında, klasik bilgisayarların kuantum yasalarına göre işleyen sistemlerin simülasyonunda karşılaştığı zorluktan yola çıkarak, bir kuantum bilgisayarın bu işi daha iyi yapabileceğini iddia etmişti… Kuantum bilgisayarlar konusundaki araştırmaların bugünkü durumu, klasik bilgisayarların 1930’lardaki durumuna benziyor.
Kasım 2004, “Kuantum Bilgisayarlara Önemli Yeni Bir Adım”: Gerçi süreç, kısmen rubidyum atomlarının lazer ışığını emme konusundaki yetersizliğinden kaynaklanan bir takım kayıplara uğruyorsa da, Kuzmich, yöntemin kuantum iletişim için yararlı araçların ortaya çıkmasını sağlayacağı konusunda umutlu ve daha şimdiden Matsukevich ile bu tür araçların tasarımı üzerinde çalışmaya başlamış.
Ağustos 2005, “İlk Kuantum Bilgisayar Kapıda”: Çeyrek yüzyıldır belli başlı üniversitelerle, IBM, HP ve NEC gibi önde gelen bilişim şirketlerinin laboratuvarlarında araştırmacılar kuantum bilgisayarlar düşünü yaşama taşıyacak çeşitli yöntemler üzerinde çalışıyorlar. Ama hiçbiri, çalışan bir makineyi 10 yıldan daha önce ortaya koyabilecek durumda değil. Kanada’nın Vancouver kentinde kurulu D-Wave Systems adlı küçük bir şirketse, bu işi üç yıl içinde başarmayı hedefliyor.
Ağustos 2006, “Kuantum Bilgisayarı Sormadan Cevaplatan Türk: Onur Hoşten ile Söyleşi”: Günün birinde gerçekten işe yarar bir kuantum bilgisayarı piyasada görür müyüz ondan pek emin değilim. Eğer görürsek bunun 10-20 seneden önce olacağını sanmıyorum, çünkü kuantum sistemleri oldukça kırılgan ve kontrolü zor sistemler.
Temmuz 2009, “Kuantum Bilgisayarları”: 7 kubitli bir bilgisayarla Shor algoritmasını kullanarak 15’in 3 ve 5’in çarpımı olduğunu gösterebiliyoruz. Kuantum bilgisayarlarının daha büyük ölçekte yapılmalarının önündeki en önemli engellerden biri bilgisayarın çevreye etkileşim sonucu kuantum özelliklerini kaybetmesidir.
Ekim 2012, “Kuantum Mekaniğinden Kuantum Bilgisayarlarına”: İlk kuantum bilgisayarlarının üretimine odaklanmış firmaların mühendisleri ve bu konuda araştırma yapan diğer bilim insanları önümüzdeki 15-20 yıl içinde ilk kuantum bilgisayarının prototipinin gerçekleştirilmiş ve üretime hazır olacağını belirtiyor.
Peki, neden böyle oluyor? Neden her yazıda çalışır bir kuantum bilgisayarının önümüzdeki yıllarda üretilebileceği yazıyor ama bu yıllar bir türlü gelmek bilmiyor?
Sorunun yanıtı kuantum bilgisayarlarının doğasında. Kuantum fiziği büyük ölçekli (makro) nesnelerin fiziği değil küçük ölçekli (mikro) nesnelerin özelliği. Bu nesnelerle işlem yapmaksa çok zor; bu tür nesnelerle işlem yapabilmek için çok düşük sıcaklıklar ve duyarlılığı yüksek aygıtlar gerekiyor. Bu da gereken aygıtların büyük bir odayı kaplaması anlamına geliyor. Kısaca söylemek gerekirse kuantum bilgisayarı pratiğe dönüşemiyor.
Bu nedenlerle, kuantum bilgisayarlar bir gerçeklikten çok bir yanılsamaya benziyor. Göreceğiz.