Ana Sayfa 138. Sayı Türkiye’nin bilim algısını değiştirecek bir enstitü: İTAP

Türkiye’nin bilim algısını değiştirecek bir enstitü: İTAP

508

Oldukça sıcak bir günde, yüzümde terler akarak inmiştim yaklaşık 12 saattir içinde hapis kaldığım şehirlerarası otobüsten. Marmaris’den Turunç’a gitmek yaklaşık 45 dakika alacaktı ve Marmaris’in müthiş coğrafyasıyla dolu bir dolmuş yolculuğu beni bekliyordu. Dağların arasından geçip, şairane bir manzaraya kişiyi götüren Turunç-Marmaris yolu üzerinden yaptığım yolculuk sonunda ulaşmıştım İTAP’a. Turunç’un eşsiz manzarası altında beyazlar içinde harika bir enstitü karşıma çıktı.

“Institute of Theoretical and Applied Physics” (İTAP) ya da Türkçe ismiyle “Marmaris Kuramsal ve Uygulamalı Fizik Araştırma Enstitüsü”, Türkiye Toplum Hizmetleri Vakfı (TOVAK) çatısı altında çalışmalar yürüten bir oluşumdur. 2006’da kurulan enstitü, o zamanlardan bu yana çeşitli projeler altında gerek akademik, gerek popüler bilim alanında oldukça faydalı projelere imza atmıştır.

Enstitü altında yürütülen projelerden kısaca bahsedersek, ilk başta doğal olarak enstitü altında yapılan ve pek çok fizikçi ve fizikçi adayına destek olan yaz okulları gelir. 2009-2010 ve 2011 yıllarında yaz aylarında iklim fiziğinden kuantum mekaniğine, istatiksel fizikten katı hal fiziğine kadar sayısız alanda araştırma eğitimleri organize eden İTAP Akademik İleri Fizik Araştırma Eğitimi (IARS, itap-tthv.org), hâlâ aktiftir.

IARS gibi eğitimlerin yanında İTAP yalnızca ileri fizik konularında değil, aynı zamanda fizik öğretmenlerine yönelik de eğitimler vermekte. Fizik olimpiyat okulunda (FOO: itap-tthv.org/olimpiyat), 400 saatlik bir eğitim sonunda eğitmenlere, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından sertifika verilmektedir. FOO şu ana kadar 2000’e yakın üye yetiştirmiştir.

Valizimi bırakıp yerleştikten sonra, vereceğim dersler için sunumları toparlamaya başladım. Benim gibi enstitüde bir astronom olarak çalışan Yahya ile, enstitüye ait 30 cm çapındaki teleskobu, yani İTAP Oluğtağ Gözlemevi’ni etkinlik için hazırlamaya başladık. Kubbesinin içinde gökbilime aç çocukları beslemeye hazır halde bıraktığımız teleskop ile İTAP Bilim ve Toplum Merkezi, ilköğretimde olan öğrencilerin ve onların ailelerinin hayata bakış açılarını değiştirmek için bekliyordu.

İTAP’ın bir başka alt birimi olan Bilim ve Toplum Merkezi (BTM: itap-btm.org), ilköğretim seviyesindeki öğrencilere ve ailelerine, 2011’den bu yana bilimsel bir genel kültür yaratmak amacıyla çok çeşitli alanlarda dersler vermekte, deneyler yaptırmaktadır. Öğretmenlerin verdiği derslere ve yapılan tüm deneylere öğrencinin ailesinden en az bir kişinin de katılması gereken etkinliklerde, bir haftalık etkinlikler bitse de, evde aile bir araya geldiğinde de bilim konuşabilecekleri, yahut bilimsel gelişmeleri merakla takip edebilecekleri bir ortam yaratmak amaçlanmaktadır. Türkiye’de eşi benzeri pek bulunmayan bu proje, gerçekten Türkiye’nin bilimsel ilerlemesi bakımından umut vaad ediyor.

Enstitü bünyesinde yapılanlar yalnızca bunlarla sınırlı değil. Bir başka proje olan FenLab(itap-fenlab.org), Milli Eğitim Bakanlığı’nın fen bilgisi dersi müfredatına yönelik, deneyler ve gözlemler organize eder. Hafta içi okullarına giden öğrenciler, hafta sonları da FenLab’a gelerek derslerine yönelik deneyleri, gözlemleri yaparlar. Böylelikle sahip oldukları bilgiler pekişerek genel kültür haline gelir.

“Bu coğrafyada bilimsel gelişme yaşanmıyor, halk bilgisiz” demek gerçekten çok kolay, bilimsel gelişme ve halka ulaşma uğruna yılmadan mücadele yürüten ve çalışma yapan İTAP yürütücü komitesi ve eğitmenleri; yılmayan bir inanç, şevk ve heves ile halkın geneline ve akademinin zorlu yolunda ilerleyen fizikçilere gereken her desteği sağlamak için ellerinden geleni yapmakta. Sizler de bu etkinliklerin birer parçası olmak ve/veya programlara nasıl katılacağınızı öğrenmek isterseniz, ayrıntılı bilgiye her programın kendi internet linklerinden ulaşabilirsiniz. Bilimin halka ulaşması ve bilimsel görüşün yaygınlaşması için çalışan herkese selam olsun.

Önceki İçerikBir tarihçinin Berlin gezisinden notlar
Sonraki İçerik“Eskiden ıslık çalardınız..?”