Ana Sayfa Bilim Gündemi Atasözlerimizde akrabalara nasıl bakılıyor?

Atasözlerimizde akrabalara nasıl bakılıyor?

4453
0

Akrabalara ilişkin çeşitli duygu durumlarını yansıtan çok sayıda atasözü bulunur. Çoğu zaman verilmek istenen mesaj akrabalar üzerinden verilir. Tabii aynı akraba için birbirine zıt duygu durumlarını yansıtan atasözleri de bulunur. Toplumun geleneksel olarak hangi akrabaya nasıl baktığını ve hangi mesajın sıklıkla hangi akraba üzerinden verildiğini atasözlerinden okumak ilginçtir.

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Fen-Edebiyat Fak. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Erkan Hirik, “Türkiye Türkçesi Atasözlerinde Akrabalık Bildiren Kelimeler ve Duygu Değerleri” başlıklı çalışmasında bu konuyu incelemiş ve bir döküm yapmış.

Anaya gelince akan sular duruyor

Atasözlerimizde tüm akrabalık terimleri içerisinde en olumlu duygu değerine sahip olanı tahmin edilebileceği gibi “anne/ana”dır. Kadınları, kızları küçümseyen ve aşağılayan çok sayıda atasözü bulunmasına karşın, anneye gelindiğinde akan sular durur. Anne, karşılıksız sevgi, merhamet, şefkat timsali olarak görülür.

– Ana hakkı ödenmez
– Ana cennetin köşesidir
– Ana yiğidin kalkanıdır
– Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar

Çoğu atasözünde baba evin reisi olarak güç timsali kişidir ama anne kadar olumlu bir figür değildir.

Baba ocağı, ana kucağı kadar sıcak değil

Baba, anne kadar olumlu duygu değerine sahip değildir. Anne ve babayı karşılaştırmalı olarak ele alan atasözlerinden bu durum daha net anlaşılır. Birkaç örnek verelim.

– Ana ciğerden yana, baba dağda bir oba
– Ana üvey olunca baba gâvur olurmuş
– Bin koyunluk baban kalacağına, bir eşeklik anan kalsın

Fakat babalara da fazla haksızlık etmeyelim. Çoğu atasözünde baba da evin reisi olarak erkek çocuk için rol model olan, evin geçimini üstlenen, güç timsali kişidir.

– Ananın aşı, babanın işi sorulur
– Ata hakkı Tanrı hakkıdır
– Baba dostu düşman olmaz
– Kaşım gözüm bana yeter, babamın adı beni satar

Baba erkek çocuk içi rol modeldir ama baba ile erkek evlat çelişkisine vurgu yapan ve babayı olumsuzlayan atasözleri de bulunur:

– Tay babasını geçer
– Baba eder, oğul öder
– Koruğu babası yer, sancıyı oğlu çeker

Kısacası baba ocağı, ana kucağı kadar olumlu duygu durumuna sahip değil atalarımızda.

Dayı, sevilen, sayılan ve güvenilen bir figür.

Dayı, amcaya göre daha olumlu

Amca/emmi ve dayı da atasözlerinde sıklıkla kullanılan akraba türleri. “Amca, baba yarısıdır” gibi amca için oldukça olumlu duygu değeri içeren atasözleri vardır, ama amcayı dayı ile karşılaştıran ve amcayı olumsuzlayıp dayıyı olumlayan atasözleri de boldur. Dayı, aile içinde amcaya göre daha çok sevilen, sayılan ve güvenilen bir figürdür atasözlerinde.

– Dayı ile dağı gez, emmi ile bağı gezme
– Dayılar yeğenleri yükseltir, amcalar batırır

Amca ile dayı arasında olumlu duygu değeri açısından dayı lehine olan bu farklılığın, dayının anne, amcanın baba tarafından akraba olmasıyla bir ilişkisi olabilir.

Gelinin dini yok, kaynananın imanı.

Kadim çatışma: kaynana-gelin

Atasözlerinde sık geçen akrabalardan ikisi de kaynana ve gelindir. Genellikle birlikte geçerler ve aralarındaki çatışma vurgulanır. Kaynana safından söylenen atasözleri olduğu gibi gelinin tarafını tutan atasözlerine de rastlanır. Gelinler güvenilmeyen, iş bilmeyen, çocuk doğurması beklenen kişi olarak tasvir edilirken, kaynanalar da acımasızlık, fesatlık, geçimsizlik, şikâyet, kışkırtıcılık gibi konuların işlendiği atasözlerinde başrolü oynar. Sonuç olarak ikisi de olumsuz duygu değeri barındırmışlardır atasözlerinde. İşte birkaçı:

– Bizim gelin bizden kaçar, ele başını açar
– Canı oynamak istemeyen gelin “yerim dar” dermiş
– Gelin ata binmiş, gör kime inmiş
– Su bardakta gelin ırakta güzel görünür
– Kaynananın en iyisi başını sallar
– Gelin övünür, kaynana dövünür
– Gelin çiçek, her dediği gerçek; kaynana yılan, her dediği yalan
– Kaynana pamuk ipliği olup raftan düşse, gelinin başını yarar

Bunu da herhalde tarafsız gözlemciler söylemiş:

– Gelinin dini yok, kaynananın imanı

Düşmanın yoksa kardeşin de mi yok?

Kimi zaman en değerli varlık kimi zaman düşman gibi: Kardeş

Kardeş de atasözlerinde sıkça kullanılır. İnsanın birinci dereceden kan bağı ile bağlı olduğu kardeşinin önemi sözlere de yansır. Elbette farklı tecrübeler sonrası atasözlerinin kimisinde kardeş en değerli varlık olarak görülürken kimisinde ise düşmana eş tutulmuştur. Bunlarla birlikte duygu değeri bağlamında bir bilgi içermeyen atasözleri de bulunur. Yani kardeş kelimesi içeren atasözleri olumlu, olumsuz ve yansız duygu değerine sahiptir.

– Karı bulunur ama kardeş bulunmaz
– Kanlım olsun da kardeşim olsun
– Kardeş kardeşi atmış, yar başında tutmuş
– İki kardeş dövüşmüş, içine deli karışmış
– Düşmanın yoksa kardeşin de mi yok?

Olumsuzlar: Enişte, elti, görümce

Eniştenin geçtiği atasözlerinde olumsuz duygu değeri dikkat çeker. Enişte, tasvip edilmeyen, sevilmeyen, güvenilmeyen bir akraba olarak bu sözlerde yer alır.

– Eşeğin yoksa enişten de mi yok?
– Eşek kurdu görünce “eniştem geliyor” dermiş

Kardeş eşlerinden her birinin ötekine göre adı olarak tanımlanan elti atasözlerinde fazla kullanılmaz. Ama geçtiği atasözlerinde güvenilmeyen, diğer eltilerle iyi geçinmesi mümkün olmayan birisi olarak tarif edilmiştir.

Elti eltiden hoş olmaz, elti eteğinden peş olmaz
Elti eltiyle iyi olsa bile, bohçaları çekişir

Kadın merkeze alındığında kocasının kız kardeşine görümce denir. Görümceler de geçtikleri birkaç atasözünde sevilmeyen bir karakter olarak göze çarpar.

– Elti eltiden kaçar, görümceler bayrak açar
– Görümce, görmeyeyim ölünce; ağlayayım doyunca

Atasözlerinde baldıza cinsiyetçi bir bakış açısıyla yaklaşıldığı görülür.

Baldız olumlu ama…

Fazla geçmemesine karşın tespit edilen atasözlerinde baldıza cinsiyetçi bir bakış açısıyla yaklaşıldığı görülür. Baldız, kişinin eşinden sonra da evlenebileceği kadın olarak değerli bir varlık olarak görülmektedir. Baldız, atasözlerinde her ne kadar değerli gibi görünse de bu değer onun kişiliğine verilen değerden değil, kadın olmasından kaynaklanan ve cinsiyetçi bir düşünce barındıran değerdir. Bu anlamda baldız, duygu değeri bakımından olumlu, yaklaşım bakımından olumsuz bir duruma sahiptir.

– Baldız baldan tatlıdır
– Baldızı olanın, karısı ölmezmiş
– Etin içinde koyun, erkekler içinde kayın, altınlar içinde yaldız, kadınlar içinde baldız

Kaynak

– Yard. Doç. Dr. Erkan Hirik, “Türkiye Türkçesi Atasözlerinde Akrabalık Bildiren Kelimeler ve Duygu Değerleri”, İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, Cilt: 6, Sayı: 3, 2017, s.1726-1746.