Ana Sayfa Bilim Gündemi Kaplumbağa fosilleri ile yapılan çalışmalar, kanserin en eski örneklerinden birini ortaya çıkardı

Kaplumbağa fosilleri ile yapılan çalışmalar, kanserin en eski örneklerinden birini ortaya çıkardı

797

Kaplumbağaların soyu tükenmiş bir türünün fosilleri üzerinde yapılan yeni çalışmada, kemik kanserine rastlandı. 240 milyon yıl önce yaşadığı düşünülen bu türe ait fosilde gözlenen kanserleşme, şimdiye kadarki en eski kanserleşme örneği olabilir. Triyas dönemine tarihlenen bu fosil buluntusunda rastlanan bu kemik kanseri örneği, JAMA Oncology portalında yayımlanan rapor ile duyuruldu.

Pappochelys rosinae kaplumbağasına ait uyluk kemiği fosilleri, 2013 yılında Almanya’da bulundu. Kaplumbağa fosilleri yakın zamanda, detaylı ve 3 boyutlu bir görüntü elde edilmesini sağlayan mikro CT analizleriyle incelendi.

Kaplumbağa kemikleri üzerindeki kanserleşme

Berlin’de bulunan Tabiat Tarihi Müzesi’nde çalışma yürüten paleontolog Yara Haridy, çalışmaya ilişkin açıklamalarda bulunarak, “Fosil üzerinde yapılan çalışmalarda kemiklerde gördüğümüz şeyin bir yara veya kırık olmadığını gördüğümüzde, bu duruma neden olabilecek hastalıkları taramaya başladık” dedi. Haridy, “Kararımız kemik yapısında gözlenen değişikliklerin kaynağının kötü huylu bir kemik tümörü olduğu” açıklamalarında bulundu. Araştırmacılara göre kaplumbağa fosillerindeki kanserli bölge, insanlarda gözlenen kötü huylu kemik kanserlerindeki dokulara benziyor.

Haridy, “Kanserleşmenin eski hayvanlarda da görülebileceği açık ancak bu durumun örneklerini çok nadir elde edebiliyoruz” diyor ve ekliyor: “Triyastik dönemde yaşayan bu canlıya ilişkin keşif, kanserleşmenin DNA’mızda meydana gelen köklü mutasyonlara karşı savunmasızlıkla ortaya çıkabildiğini de göstermekte.”

Kaynak: https://www.sciencenews.org/article/rare-ancient-case-bone-cancer-has-been-found-turtle-ancestor

Önceki İçerikGünün Fotoğrafı: Elimizde bulunan mikroorganizmalar…
Sonraki İçerikGünün Fotoğrafı: İnsan beyin ve kafatası yapılarının evrimi
İstanbul Üniversitesi'nde Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümünde okuyorum. Evrim, Populasyon Genetiği, Moleküler Ekoloji ve Entomoloji alanlarıyla ilgiliyim. Bu alanların yanı sıra müzik ve tiyatro ile de ilgileniyorum.