İnsanların en sevdikleri yiyecekleri yiyip, zayıf kalacağı ve ne kansere ne de şeker hastalığına yakalanmadan 120 yaşına değin yaşayacağı günler tahmin edilenden belki çok daha yakın.
ABD’nin Boston Kenti yakınlarında kısa adı MIT olan Masachusetts Teknoloji Enstitüsü’ndeki araştırmacılar, uzun ve sağlıklı yaşamın anahtarı olduğunu düşündükleri bir protein keşfettiklerini açıkladılar. Yaklaşık 10 gün sonra aynı konudaki bir araştırmanın benzer sonuçlarını Harvard Tıp Okulu da yayımladı. Keşfedilen proteinin adı Sirt1. Sirt1, yediklerimizi yağ olarak depolamamız mı yoksa yakmamız mı gerektiğine karar veren bir protein. İşin şaşırtıcı yanı, bu proteinin çalışmasını tetikleyen etkenlerden biri, kırmızı şarapta bulunan resveratrol adlı bir bileşik. Bu bileşik daha önce maya ve kurtlarda yaşam uzatma araştırmalarında da kullanılmıştı.
Alınan günlük kalori miktarının yarıya indirilmesiyle ömrün uzadığı ve yaşlanmayla ortaya çıkan hastalıkların da azaldığını gösteren araştırmalar, yaklaşık 70 yıldır yapılıyor. Son yıllardaki araştırmalarda, düşük kalori miktarının ömrü sağlıklı bir biçimde uzatması, bedenimizdeki sirtuin adlı proteinlerin etkinlikleriyle ilişkilendirilmişti. Ancak bu ilişki tam olarak ortaya konamamıştı. İlk kez MIT’de ve Harvard Tıp Okulu’nda yürütülen bu araştırmalarla, kalori sınırlamalı beslenme tarzının molekül düzeyinde nasıl çalıştığı anlaşıldı.
Artık sirtuin proteinlerinden Sirt1’in, kısa dönemli açlığı algılayıp, yağ hücrelerini nasıl çalıştırdığı tanımlanmış durumda. Ancak deneylerini fareler üzerinde yapan bilim insanları, Sirt1’in insanlarda da aynı etkiyi yapacağını tahmin etmekle birlikte; sonuçtan emin olamıyorlar. Eğer Sirt1’in insanlarda da aynı etkiyi yaptığı anlaşılırsa, o zaman Sirt1’i üreten geni şaşırtıp, yağ hücrelerini çalıştıracak ve insanların zayıflamasını sağlayacak ilaçlar yapılabilecek. Böylece az kalorili diyetlerle rahatça beslenen insanlar da uzun ve sağlıklı bir yaşama kavuşacak.
