Oldukça güçlü bir makine öğrenme tekniği son zamanlarda geniş kitlelerin ilgisini çekmeyi başardı. Bu tekniğe göre, iki algoritma birbiriyle yarışıyor! Biri gerçek gibi görünen verileri taklit etmeye çalışırken, diğeri tıpkı bir dedektif gibi kurgudan yola çıkarak gerçeği bulmaya çalışıyor. Oldukça verimli olan düşmanca öğrenme denilen bu yöntemde, kalpazan, hafiyeyi nasıl kandıracağını en hızlı şekilde öğrenebilmekte.
Cambridge’deki Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden Seth Lloyd ve Toronto’daki Xanadu’dan Christian Weedbrook, şu anda geliştirilmekte olan kuantum bilgisayarlarda çalışabilecek düşmanca öğrenme algoritmasını geliştirdi. Klasik bilgisayarlar 0 ya da 1 değerini alan ikili bitler olarak kodlama yaparken, kuantum bilgisayarları, eşzamanlı olarak 0 ve 1 durumlarında bulunan kübitler ile kodlama yapmaktadır. Takımın tekniğinin klasik verilere uygulanabilmesi mümkün. Ancak teknik kuantum verilerine uygulandığında hızının katlanarak artması bekleniyor.
Eğer küçük kuantum bilgisayarlar bu yeni tekniği kullanmayı başarabilirlerse, sıradan bir bilgisayarın yapamayacağı görevleri yapabilir duruma gelebilirler. Böylece de “kuantum egemenliği” kabul edilerek yeni bir çağa adım atılmış olabilir.
