Ana Sayfa Arkeoloji Mısır’da 18. Hanedan’ın kuyumcusunun mezarı keşfedildi

Mısır’da 18. Hanedan’ın kuyumcusunun mezarı keşfedildi

1537
0
Amenemhat ve karısı Amenhotep’in mezarı çiftin heykelini, mumyalar ve gömü maskeleri vs. içeriyor.

Mısır Antik Eserler Bakanlığı yetkilileri, Nil’in sol yakasında bulunan, Krallar Vadisi yakınlarındaki nekropol (mezarlık) alanı Draa Abul-Naga’da yeni bir mezar keşfedildiğini duyurdular. Kral Tut ve diğer Yeni Krallık kralları olmak üzere, firavunların mezarları da bu alanda bulunuyor.

Edmund Bower, The Guardian’da yayımlanan raporunda, mezarda MÖ 1550’den 1292’ye kadar yaşadığı bilinen Amenemhat adında bir kuyumcuya ait olduğuna inanılan mumyalar bulunduğunu belirtti. Amenemhat’ın yaşadığı tarihler, aralarında 18. Hanedan’ın ünlü isimleri olan Akhenaten, eşi Nefertiti ve oğlu Tutankhamun’un bulunduğu dönemdir.

Antik Eserler Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, yeni mezarın girişi Orta Krallık mezarının avlusunda keşfedildi. Bu giriş, bir ucunda, uzun elbise ve peruk giyen eşi Amenhotep’in yanında bir sandalyeye oturan Amenemhat heykelinin bulunduğu, nişli kare bir odaya açılmaktadır. CNN’den Sarah El-Sirgany ve Laura Smith-Spark, Amenhotep’in tipik olarak erkek ismi olduğu halde, mezardaki yazıtların, anaerkil bir isme işaret ettiğini  belirtiyorlar. Gene olağandışı olan bir başka şey ise, oğullarından birinin küçük bir heykelinin onların bacaklarının arasında duruyor olması, ki bu konum genellikle kız ya da gelinlere ayrılmaktadır.

Bakanlığa göre, oda iki mezar şaftına sahip. Birinde arkeologlar bozulmuş bir lahit ve 21. ve 22. Hanedanlardan kalma kalıntılar buldu. Kalıntılar bir kadın ve iki yetişkin çocuğa aitti. Bakteriyel kemik hastalığı belirtileri ve kemik oyukları barındırıyorlardı.

Diğer şaft ise, gömü maskeleri ve kuyumcu ailesini tasvir eden heykeller ile kafatasları açığa çıkarılmış üç bozulmuş mumyayı içeriyor. Kazı lideri Mostafa Waziri, The NewYork Times’tan Nour Yossef’e “Bu mumyaların Amenemhat’a ve ailesine ait olup olmadığından emin değiliz” şeklinde konuştu. “Diğerleri bu mezarı açık bir şekilde yeniden kullandılar ve antik zamanlarda kurcaladılar. Muhtemelen başlarının açılmasının nedeni budur.”

Çevrede daha çok kalıntının bulunduğuna dair göstergeler de var. Bower’ın aktardığına göre, mezar odaları içinde arkeologlar mezarın girişini işaretlemek için kullanılan damgalanmış kil tipinde 50 cenaze külahı buldu. Bu külahların 40’ı, mezarları veya lahitleri henüz bulunmayan dört yetkilinin adını taşıyor. Waziri, Bower’a bu durumu, “Bu iyi bir işaret” şeklinde yorumluyor; “Burayı kazmaya devam edersek, dört mezar daha bulacağımız anlamına geliyor.”

Anlaşılan, kuyumcunun mezarı da benzer ipuçlarını takip ederek keşfedildi. Nisan ayında CNN, Mısırbilimcilerin Userhat isimli bir yargıcın mezarını keşfederek, yeni buluntuların yolunu açtıklarını rapor etmişti.

Bu keşif,  geçtiğimiz aylarda Mısır’da yapılan birçok keşiften biri. Mart ayında araştırmacılar, Kahire’de devasa bir Firavun I. Psamtek heykeli ortaya çıkardılar. Nisan ayında, keşfedilmemiş bir piramidin kalıntıları Dahshur Nekropolü’nde bulundu ve Mayıs ayında, Minya şehrinde 17 tane kraliyet dışı mumya bulunduran bir yer ortaya çıkarıldı.

Antik Eserler Bakanlığı yetkilisi Zahi Hawass, Bower’a verdiği ropörtajda, “Modern Mısır eski Mısır’ın üzerine kurulmuştur” dedi. “Bazen evlerin avlularında Aswan ya da Heliopolis’de olduğu gibi kazı yapıyor ve anıtlar buluyoruz. Şu ana kadar sadece Mısır anıtlarının yüzde 30’unu bulduk; yüzde 70’i hâlâ gömülü.”

Youssef, Mısırlı yetkililerin bu yeni keşiflerle ilgili tanıtımlar sayesinde ülkeye turistleri tekrar çekmeyi umduklarını bildiriyor. 2011’de başlayan siyasi kargaşa, bir dizi kimisi bombalı terör saldırısı, Mısır’ın turizm ekonomisini çökertmişti. Bununla birlikte bu yıl, ülke ziyaretçilerinin arttığı görüldü, yetkililer bu eğilimlerden yararlanmak istiyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz