Önemli bir çalışma, günlük saatle mevsimsel zamanlama arasında genetik bir bağlantı olduğunu gösterdi. Leicester Üniversitesi’nde yapılan araştırmada iki önemli zamansal mekanizma arasında genetik bir bağlantı olabileceği ilk kez deneysel olarak gösterildi.
Leicester Üniversitesi Tauber Laboratuvarı, araştırmayı 4 Eylül’de akademik bir dergi olan Plos Genetics’de yayımladı. Bu çalışma, daha önce de gözlemlenmiş olan ışığın çabuk kaybolduğu kısa bir günde yaşamlarını sürdüren meyve sineklerinin, ışığı bol uzun bir günde yaşayanlardan daha fazla soğuğa dayanıklı yapıda olduklarını destekliyordu. Bu sonuç son zamanlardaki mevsimsel ışık döngüsü (fotoperiyodizm) çalışmalarında da kullanılabilecek gibi duruyor.
Işık döngüsü, hem hayvanların hem de bitkilerin gün ya da gecenin süresine verdikleri fizyolojik bir tepkidir. Araştırma ekibinin üyelerinden Dr. Mirko Pegoraro’ya göre, uzun ve kısa gün arasındaki farkı ve neleri değiştirdiğini anlayabilmek ve yönetmek, mevsimsel zamanlama, yani yıl boyunca ışık döngüsü değişimlerinin düzenli ve tahmin edilebilir şekilde olmasıyla ilgilidir.
Soğuk yanıtının farklılığı, soğuk komasına geri dönüşlü şekilde sokulan meyve sineklerinde izlenmiştir. Komadan geri dönüş süresi, meyve sineklerinin soğuğa nasıl adapte olduklarını da göstermiştir. Ekip bu belirlemeyi, ışık döngüsünü geniş şekilde düzenleyerek ve kontrol ederek yaptı. Örneğin kış aylarında olduğu gibi kısa bir ışığa maruz kalan sinekler daha kısa sürede komadan çıktılar (daha fazla soğuk adaptasyonu).
Leicester Üniversitesi Genetik Bölümü’nden Dr. Eran Tauber’e göre, mevsimsel zamanlama pek çok organizma için, özellikle de her mevsimin görüldüğü iklimlerde yaşayanlarda, yaşamsal önemdedir.
Çalışmada, memelilerden bitkilere uzanan geniş bir tür aralığı “ışık döngüsü saati” ile izlenerek yıl içinde gün ışığına ve süresine verdikleri tepkiler gözlemlendi. Pek çok böcek, örneğin dikkate değer türde tarımsal böcek, günlerin kısaldığı sonbahar döneminde adeta kış uykusuna yatar şekilde biyolojik gelişimlerini yavaşlatarak, kışın yaşamlarını sürdürebilir hale geliyorlardı.
Son 80 yıldır ışık döngüsü saati ile yapılan yoğun çalışmalara rağmen, halen altta yatan moleküler mekanizma tam olarak anlaşılamamıştır. Bu da döngüsel saatle günlük ritm arasındaki ilişkiyi anlamayı zorlaştırmaktadır. Ekip ayrıca sineklerde döngüsel saati aksatan mutasyonsal sujları test etmiş ve fotoperiyodik saat de aksamalar meydana geldiğini bulmuştur. Bu çalışmayla, sineklerde, mevsimsel fotoperiyodik zamanlamada döngüsel saatin rolü için ilk deneysel kanıtı sağlamıştır.