Galaksimizin kocaman bir solucan deliği (ya da uzay-zaman tüneli) olduğu teorisine ve en son bulgulara göre, eğer bunlar doğruysa, galaksimiz “sabit ve geliş-gidişe uygun” olabilir. Bu hipotez, Annals of Physics’de yayımlandı. Hintli, İtalyan ve Kuzey Amerikalı araştırmacıların işbirliğiyle gerçekleştirilen çalışmanın sonuçları, biliminsanlarını karanlık madde hakkında yeniden düşünmeye teşvik ediyor.
Trieste Uluslarası İleri Düzey Araştırmalar Okulu’ndan (SISSA) astrofizikçi ve karanlık madde uzmanı Paolo Salucci, “Eğer Samanyolu Galaksisi’ndeki karanlık madde haritasıyla en son büyük patlama modelini; evreni ve uzay-zaman tünelinin varlığı hipotezini açıklamak için birleştirebilirsek, aldığımız sonuç bizim galaksimizin bu tünellerden birini içerebileceği ve bu tünelin galaksimiz kadar büyük olabileceği olurdu. Oysaki, daha da fazlası” açıklamasını yapıyor. “Hesaplamalarımıza göre, geliş gidişe uygun olduğu için bu tünel ile seyahat bile edebiliriz, tıpkı Yıldızlararası filminde gördüğümüz gibi” diyor Salucci.
Uzay-zaman tünelleri, Cristopher Nolan’ın Yıldızlararası filmi sayesinde popülarite kazanmış gibi görünseler de, aslında astrofizikçilerin uzun zamandır ilgi alanlarındaydılar. Konuya, “Araştırmamızda yapmaya çalıştığımız, astrofizikçilerin ‘Murph’ü kabul edilen, üzerinde çalıştıkları denklemi çözmek” diyenSalucci, çalışmalarının çok ilgi çekici olduğunu da belirtiyor. Salucci, “Tabii ki galaksimizin tamamen bir solucan deliği olduğunu iddia etmiyoruz. Basitçe, bu hipotezin teorik modele göre bir olasılık olduğunu öne sürüyoruz” diyor. Peki bu hipotezin deneysel olarak test edilmesi mümkün mü? “Prensipte, iki galaksiyi karşılaştırarak bunu test edebiliriz; örneğin bizim galaksimiz ve bize çok yakın olan Magellan Bulutunu; ama hâlâ herhangi gerçek bir olasılık için böyle bir kıyaslama yapmaktan çok uzağız” diyor Salluci.
Astrofizikçiler sonuca ulaşmak için, genel görelilik denklemleri ile 2013’te elde ettikleri Samanyolu Galaksisi’ndeki detaylı karanlık madde haritasını birleştiriyorlar. Salucci, “Bilimkurgu hipotezinin ötesinde, araştırmamız ilgi çekici, çünkü karanlık maddenin daha karmaşık bir yansımasını öneriyor” diyor.
Salucci, biliminsanlarının uzun zamandır karanlık maddeyi CERN’de hiçbir zaman tanımlanmamış veya evrende gözlemlenmemiş olan nötralino parçacığının varlığı üzerine oluşturulmuş hipotezle açıklamaya çalışmış olmalarına dikkat çekiyor ve bu parçacığın varlığına dayanmayan teorilerin olduğunu vurguluyor. Son olarak, “Karanlık madde ‘farklı bir boyut’ veya dev bir galaktik nakil sistemi olabilir. Her halükârda, bunun ne olduğunu sorgulamalıyız” diyerek sözlerini sonlandırıyor. Salucci’ye ek olarak, araştırmada görev alan diğer bir biliminsanı da Hindistan’daki Jadavpur Üniversitesi’nden Farook Rahaman.
Kaynak
http://phys.org/news/2015-01-theory-milky-galactic.html