Yeni araştırma, bakterilerin bir türden başka bir türe geçip, bu tür üzerinde yaşayabilmek için zorlukların üstesinden gelebileceğini gösterdi.
İnsanda ve diğer hayvanlarda enfeksiyonlara neden olan Staphylococcus aureus bakterisi ile yapılan yeni çalışmalar, bu bakterinin yeni türler üzerindeki yaşama nasıl adapte olabileceğine odaklandı. Bu anlamda ilk olan çalışmada biliminsanları, bu mikroorganizmaların canlılar arasındaki geçişini incelemek için yeni geliştirilen bir modeli kullanarak çeşitli analizler yaptı.
Roslin Enstitüsü’nden biliminsanlarının da içinde bulunduğu bir araştırma ekibi, deneyleri sırasında insan kaynaklı bakteriler yoluyla koyunların meme bezlerinde oluşan enfeksiyonu analiz etti. Genetik sürüklenme olarak bilinen mekanizma, bakterilerin içerisinde yaşamaya başladıkları yeni habitatlarına adapte olma kapasitelerini sınırlayan bir süreci beraberinde getirir. Araştırmacılar bu çalışmada, bu zorluğa rağmen bakterilerin yeni konakçı türler üzerindeki yaşamlarında hayatta kalmak için ortama hızlı bir şekilde adapte olmalarını sağlayan genetik mutasyonları inceledi.
Enfeksiyonların incelenmesiyle elde edilen bulgular, bazı bakterilerin konakçı türleri değiştirme kabiliyetine sahip olduklarını ve yeni hastalıkların ortaya çıkmasına neden olduklarını açığa çıkardı. Bakteri genlerinin yeni türler üzerindeki yaşama nasıl uyum sağladığını anlamak, enfeksiyonlarla mücadele konusunda ön açıcı olacak. Roslin Enstitüsü’nden Ross Fitzgerald çalışmaya ilişkin olarak yaptığı açıklamada, “Bakterilerin yeni türler üzerindeki yaşama nasıl adapte olduğunu anlamak, onları kontrol etmenin anahtarı olabilir. Bu çalışma, önemli fizyolojik ve popülasyon düzeyindeki zorluklara rağmen bakterilerin yeni ortamlarda yaşam için dirençli olduklarını göstermiştir” dedi.
Kaynak: https://m.phys.org/news/2019-