Ana Sayfa Dergi Sayıları 258. Sayı Hypatia Uluslararası Bilim ve İletişim Festivali

Hypatia Uluslararası Bilim ve İletişim Festivali

6084

Geçtiğimiz ay birincisi Seferihisar’da düzenlenen Hypatia Uluslararası Bilim ve İletişim Festivaline katıldık. Farklı disiplinlerden ve alanlarında önemli çalışmalara imza atmış bilim insanlarının ve yayımcıların katılımıyla zengin bir program sunan festivalde astronomi, kuantum fiziği, yapay zekâ gibi ana oturumların yanı sıra gazetecilik, halk sağlığı, evrim, deprem ve ekoloji gibi konular da kapsamlı şekilde ele alındı. Çok sayıda biliminsanı gerçekleştirdikleri atölye ve sunumlarla festivali zenginleştirdi. Kültür ve sanatın bilim iletişiminde önemini vurgulayan oturumlar düzenlendi, belgesel ve bilimkurgu sineması örnekleri izlendi ve değerlendirildi. Biz de Bilim ve Gelecek olarak hem “bilim iletişimi” ve “evrim” başlıklı iki ana oturumda yer aldık hem de açtığımız stantla genç bilimcileri dergi ve kitaplarımızla buluşturduk.

Festival basılı dergiden YouTube’a ve sosyal medyaya, çok çeşitli mecralarda bilimsel içerikler üreten bilim iletişimcilerinin bir araya gelmesini sağladı ve hem deneyimlerini paylaşması için hem de izleyici ve okurlarıyla buluşması için de çok verimli bir zemin sundu.

Hypatia Bilim ve İletişim Festivali hem akademik hem de toplum seviyesinde bilim iletişimini güçlendirmek, demokratik ve katılımcı bir bilim kültürünü desteklemek adına önemli bir adım oldu. Türkiye’de bilim ve iletişim alanına anlamlı bir katkı yaptı. Bu festival her yıl tekrarlanacak ve gelenekselleşecek. Gelecek yıl için adımlar atılmaya başlandı bile. Bilim ve Gelecek olarak bu festivalin büyüyerek ve gelişerek devam etmesini diliyoruz. Biz de elimizden gelen katkıyı her zaman sunacağız.

***

Elinizdeki sayının kapak dosyası Dr. Hüseyin Karakuş’un İslam tarihindeki komünal halk hareketlerini inceleyen bir çalışması. Doğu’nun durağan olduğu iddia edilen toplumsal tarihinin nasıl keskin halk hareketleriyle dolu olduğunu çarpıcı biçimde gösteriyor. Egemen sınıflara karşı, sömürüye, sınıflılığa, ezilmişliğe başkaldıran halk hareketleri yüzlerce yıl önce sadece birer ütopya olarak kalmamışlar ve komünal fikirlerini hayata da geçirmişler. Karakuş bu makalesinde egemenlerin değil “bizim tarihimizi” anlatıyor.

İzlem Gözükeleş “Bilişim Dünyasından” bölümünde ilginç bir tartışmayı aktarıyor ve yorumluyor: “Yapay zekâ sohbet robotları terapistlerin yerini alabilir mi?” Gözükeleş, yapay zekânın hem katkılarını hem de sınırlarını gösteriyor ve uyarıyor: “YZ, bir mesleğin bazı görevlerini yerine getirebilir veya bunu yapabiliyormuş izlenimi yaratabilir. Ancak sağlık, eğitim ve hukuk gibi insanlar arasındaki temel ilişkileri doğrudan insan-YZ ilişkisine dönüştürmek oldukça risklidir.”

Okay Çimen makalesinde, nadir toprak elementleri konusunda bilimsel bilgileri aktardıktan sonra doğru bilinen yanlışları sıralıyor. Hasan Aydın’ın, inanç temelli ötekileştirme konusunu felsefi açıdan irdeliyor ve ülkemizde de yaşandığı gibi bu tür ayrımcılığın panzehirinin neler olması gerektiğini tartışıyor. Nickie Roberts’ın “18. yüzyıl Avrupa’sında fuhuş: Aristokrasinin çürümüşlüğü, burjuvazinin ikiyüzlülüğü” başlıklı yazısını da okurlarımıza öneriyoruz. Fuhuş gibi çok tartışmalı bir konuda egemen sınıfların sömürücülükten kaynaklanan ikiyüzlülüklerini ortalığa seriyor Roberts.

Kısacası yine zengin içerikli bir sayı var elinizde.

Dostlukla kalın…