Ana Sayfa Dergi Sayıları 154. Sayı Evrimsel bir ters köşe: Vahşi kedilerin beyinleri

Evrimsel bir ters köşe: Vahşi kedilerin beyinleri

561
0
Çita, primatlar gibi sosyal, ancak primatlardan farklı olarak frontal lobu nispeten küçük. Neden? Bu, yüksek hızlı takipler için geliştirilen bir adaptasyon olarak, alışılmadık kafatası biçiminin bir sonucu olabilir.

Michigan State Üniversitesi’nden bir sinirbilimci tarafından yürütülen, Nöroanatomi’de Sınırlar (Frontiers in Neuroanatom) dergisinde yayımlanmış şaşırtıcı bir çalışmaya göre, vahşi kedilerin beyinleri evrimsel baskılara memeliler, insanlar ve primatlarınkilerle aynı tepkiyi göstermiyor olabilir.

İnsanların ve maymunların frontal loblarının büyük olmasının sosyal doğalarıyla bağlantılı olduğu kabul edilir. Ancak çitalar da sosyal canlılardır ve frontal lobları nispeten küçüktür. Leoparlar ise yalnız hayvanlardır, ama frontal lobları gelişmiştir.

Peki bu ne anlama geliyor? Sharleen Sakai, bulgularının, sosyalliğin ötesinde birden çok faktörün etoburlarda beyin anatomisini etkileyebileceğini gösterdiğini söylüyor.

MSU Psikoloji ve Sinirbilimi Profesörü Sakai, “Kedigillerin beyin evrimini incelemek biraz dağınık sürüye çobanlık yapmak gibi” diyor. Bulgularının, vahşi kedilerde beyin evrimine neden olan faktörlerin, primatların beyin evriminde gözlemlenen seçilim baskılarından farklı olduğunu gösterdiğini belirtiyor.

Sakai ve meslektaşları, MSU’da olanlar da dahil olmak üzere, müze koleksiyonlarından elde edilen, 13 türü temsil eden 75 vahşi kedi kafatasını inceledi. Araştırmacılar bilgisayarlı tomografi (BT) taramalarını ve özel yazılımı kullanarak beyinlerin olabileceği alanları “dijital olarak” doldurdular. Bu süreçten sonra, beyin hacmini belirlediler.

Sakai’nin laboratuvarı, etobur beyninin gelişimini etkileyen faktörlerin ortaya çıkartılmasıyla ilgileniyor. İnsanlarda ve primatlarda bulunan büyük beyinler için getirilen açıklama, sosyalliğin etkisidir. Sosyal ilişkilerle uğraşmanın yalnız yaşamaya göre daha çok alan talep edeceği ve daha büyük beyin, özellikle de daha büyük bir frontal korteks ile sonuçlanacağı düşünülüyordu.

Sakai, “sosyal beyin hipotezi” adı verilen bu fikrin diğer sosyal memelilere, özellikle etçillere ve de vahşi kedilere uygulanıp uygulanmadığını bilmek istediklerini söyledi.

İncelenen 13 vahşi kedi türünün 11’i yalnız, aslan ve çita olmak üzere 2’si ise sosyal.

İşte araştırmanın önemli bulgularından bazıları:

  • Şaşırtıcı bir şekilde ortalama beyin büyüklüğü, vahşi kedilerin sosyal ve yalnız türleri arasında fark göstermedi. Fakat beynin frontal korteks içeren kısmı iki tür arasında farklılık gösteriyordu.
  • Dişi aslan en büyük frontal kortekse sahipti. Dişi aslanlar son derece sosyaldir ve gençlerini korumak ve beslemek, avlanmak ve topraklarını savunmak için birlikte çalışırlar. Buna karşılık, erkekler yalnız yaşar ve yalnızca birkaç yıl hâkim olabilir. Dişi bireylerde, erkek aslanlara ve diğer vahşi kedilere kıyasla daha büyük olan frontal korteks,dişilerin yaşam için gerekli olan sosyal bilgileri işleme gerekliliğini yansıtıyor olabilir.
  • Buna karşın sosyal çitalar en küçük beyinlere ve vahşi kediler arasında en küçük frontal kortekse sahip hayvanlardı. Çitanın koşu hızına katkıda bulunabilecek faktörler, daha az enerji gerektirir ve küçük beyinlerinin ağırlığı daha azdır. Sakai’ye göre, çita beyin anatomisi kendine özgü ve diğer vahşi kedilerden farklı. Beyninin büyüklüğü ve biçimi, alışılmadık kafatası biçiminin bir sonucu olabilir, bu da yüksek hızlı takip adaptasyonu anlamına gelir.
  • Leoparların ön lobları nispeten büyüktü. Leoparlar yalnız olmalarına rağmen, esneklik ve adaptasyon yeteneği gibi davranışlarla ilişkilendirilen gelişmiş beyin işlemleri ve diğer türlere nazaran daha büyük beyin boyutları ile dikkat çekiyorlar.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz