Ahlaki kararlar verdiğimiz anda gözlerimizin nereye yoğunlaştığı fikirlerimizi etkiler. Lund Üniversitesi öncülüğünde farklı enstitülerden araştırmacılar, insanların göz hareketlerini takip ederek, “Cinayet mazur görülebilir mi?” gibi sorulara verilen yanıtların etkilenebildiğini gözlemlediler. Katılımcılardan önceden rasgele seçilmiş bir yanıta uzun süre bakıp, sorulan soruya hızlı bir şekilde yanıt vermeleri istendi. Katılımcıların yüzde 58’inin yanıtı bakmaları istenilen cevap ile örtüştü.
Yapılan bu araştırma, ahlaki kararlarımızın kararı verirken baktığımız yerden etkilendiğini gösteriyor. Çalışma kapsamında, yenilikçi bir deneysel yöntem kullanan araştırmacılar, katılımcıların göz hareketlerini izlediler ve onlardan gözleri önceden rasgele seçilmiş bir yanıta sabitlenmişken sorulan soruya yanıt vermelerini istediler.
Lund Üniversitesi Bilişsel Bilim Bölümü, Londra Üniversitesi (UCL) ve Kaliforniya Üniversitesi’nden araştırmacılar tarafından gerçekleştirilen çalışmada, haberleri olmaksızın katılımcıların göz harekeleri takip edildi ve bakışları belli bir yere odaklandığı sırada sorulan soruya yanıt vermeleri istendi. Sonuçlar gösteriyor ki, verilen yanıtlar, yanıt talep edildiği anda odaklanılan yere bağlı olarak değişiyor.
Lund Üniversitesi’nde bilişsel bilimler alanında çalışmalarını sürdüren ve aynı zamanda makalenin yazarlarından olan Philip Pärnamets çalışmayla ilgili olarak “Bu çalışmada zamanlamanın ahlaki seçimlerimiz üzerinde güçlü bir etkisi olduğu görülmüştür. Ahlaki kararlar almamızdaki süreçler bakışlarımıza yansır. Fakat aynı zamanda karar verme anında gözlerimizin odaklı bulunduğu yer de kararlarımızı etkiler” diyor.
Çalışma, bakış ve ahlaki kararlar arasındaki ilişkiyi göstermesi açısından bir ilk olmasına karşın, araştırmanın temelinde, bir yemek menüsünden seçim yapmadan önce göz hareketlenmemizden seçeceğimiz yemeğin anlaşılması gibi daha basit seçimler içeren daha önceki kimi çalışmalar vardır.
Lund Üniversitesi Bilişsel Bilim Bölümünden Petter Johansson “Bu çalışmayla, göz hareketlerinin an be an izlenmesi durumunda, bir insanın karar verme mekanizmasının takip edilebileceğini ve belirli bir yöne değiştirebileceğini anlamış olduk” diyor.
Bir ahlaki konuma ulaşmamız için gerekli olan düşünme süreci, çevremizi gözlemleme sürecimizle bağlantılıdır.
UCL Göz-Düşünce Laboratuvarı’nın (Eye Think Lab) direktörü olan Daniel Richardson konuyla ilgili olarak şunları söylüyor: “Günümüzde cep telefonlarımız her türlü sensörlerle donatılmıştır ve bu sayede göz hareketlerimiz bile telefon aracılığıyla takip edilebilir. Davranışlarımızdaki küçük dalgalanmaların saptanmasıyla, telefonlarımız daha önce mümkün olamayacak bir yolla karara varmamıza yardımcı olabilir.”
Çeviren: Alp Oran
İTÜ Elektronik Haberleşme Mühendisliği
Kaynak: http://www.sciencedaily.com/releases/2015/03/150318101434.htm