Ana Sayfa Bilim Gündemi Öğrenme ve karar verme süreçleri beyinde nasıl işleniyor?

Öğrenme ve karar verme süreçleri beyinde nasıl işleniyor?

1028

Öğrenme sırasında hipokampüs (turuncu), prefrontal korteks (mavi) ile uyumlu bir şekilde kavramsal bilgiyi verilen hedef doğrultusunda inşa eder. Hedefler değiştiği zaman hipokampüs ve prefrontal korteksteki yeni bilgi, mevcut bilgiyi günceller (resmin alt kısmı).

Teksas Üniversitesi’nden biliminsanlarının yaptığı ve öğrenme mekanizmalarının anlaşılmasına daha fazla ışık tutan çalışmada araştırmacılar, yeni bilginin insan zihnini etkilediğinde nörolojik olarak neler olduğunun  haritasını çıkarmayı başardı.

Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yayımlanan çalışmada, insan bilgisindeki dinamik değişimlerin beyinde nasıl güncellendiği ve karar verme süreçlerine nasıl etki ettiği incelenmiştir.

Temel düzeyde birinin ne bildiğini ölçmenin çok zor olduğunu belirten çalışmanın yardımcı yazarı Doç. Dr. Alison Preston, “İnsanların karar verirken sahip oldukları bilgilere derinlemesine kavrayış sağlayan beyin çözümleme/kod çözme tekniklerini (brain encoding techniques)  kullanıyoruz. Bir insanın bilgisinin yeni amaçları veya görüşleri yansıtacak şekilde değiştiğini ölçebildik” dedi.

Araştırmalar yeni bilgi inşa etme sürecinin, kavramsal bilgiyle yeni bilgiyi güncelleyip, yeni fikirler oluşmasını sağlayan ve birlikte çalışan iki beyin bileşenini içerdiğini belirledi.

Öğrenme ve Hafıza Merkezi doktora sonrası araştırmacısı ve çalışmanın ana yazarı Micheal Mack, “Sahip olduğumuz eski bilgiyle yeni edinilen bilgiyi nasıl bağdaştırdığımız öğrenmenin özüdür. Bu sürecin beyinde nasıl işlendiğini anlamak, bazen neden öğrenmenin gerçekleşemediğini veya etkili öğrenmenin nasıl gerçekleşebileceğini çözmek için çok kilit bir noktadır.”

Çalışmada araştırmacılar, katılımcılar resim gruplarını iki farklı şekilde sınıflandırmayı öğrenirken, katılımcıların sinirsel aktivitelerini görüntüledi. İlk olarak katılımcılar, resim gruplarını nasıl kavramsallaştıracaklarını veya resimlerin benzer özelliklerine göre nasıl birbirlerine benzediklerini belirlemeyi öğrenmek zorundaydı. Resimler gruplandırıldıkları zaman, katılımcıların dikkatlerini resimlerin içindeki diğer özelliklere kaydırmaları ve bu özelliklere bağlı olarak gruplandırmaları istendi.

Preston, görevler arasında uyarıcıyı sabit tutarak ve odaklanılması gereken özellikleri değiştirerek, daha önce alakalı olan özelliklerin alakasız hale geldiğini ve kavramsal olarak benzer olanların farklılaştığını belirtiyor. Örneğin, araştırmacıların belirttiğine göre birçok Amerikalı siyasi parti programı veya temel sorunlar ışığında oy vereceği başkan adayını aylar öncesinden belirliyor. Fakat seçim maratonu devam ettiği sürece halk yeni bilgilere maruz kalıyor ve bazı seçmenlerin belirledikleri başkan adaylarına bakış açısı değişiyor ve bu değişimde oylara yansıyor.

Araştırmacıların belirttiğine göre; bu değişim, zihindeki kavramsal temsillerin hızlıca değişmesini gerektiriyor ve bu süreç hippokampüste gerçekleşiyor. Hippokampüs beyin merkezinin yanında iki denizatı şeklinde bulunan ve deneyimler ile olaysal bellekten sorumlu olan, Alzheimer hastalığından ilk etkilenen bölgedir.

Çalışmaya göre; prefrontal korteks, düşünceleri ve hareketlerimizi kontrol eden beynin ön lobu, seçici dikkatimizi uygun özelliklere aktararak yeni edinilen bilgiyi, hipokampüste bulunan kavramsal bilgiyle karşılaştırıyor ve bu yeni özelliklere göre öğelerin organizasyonunu güncelliyor.

Toronto Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Mack, “Bulgularımız, beynin kod oluşturucusu hipokampüsü bilişin merkezine koymakta. Bana kalırsa, bu bulgularımız hipokampüsün daha genel amaçlı fonksiyonlarının araştırılacağı gelecek çalışmalara bir motivasyon olacaktır. Örneğin, dinamik olarak kavramsal bilgilerimizi nasıl güncellediğimizi anlamak önyargılarımızın nasıl diğer insanlar üzerine kodlandığını anlamamızda önemli bir role sahip olabilir” dedi.

Bu bulgular, sınırlı da olsa artan literatürde hipokampüsün, prefrontal korteks ile uyumlu bir biçimde, olaysal bellekteki fonksiyonunun ötesinde kavramsal bilgiyi inşa etmesindeki rolüne doğrudan bir kanıt sunmaktadır. Mack son olarak, öğrenmenin mekanizmalarını anlayarak kalıcı bilginin oluşturulması için beynin öğrenme mekanizmaları ile en uyumlu eğitim uygulamaları ve protokollerini geliştirebileceklerini belirtiyor.

 

Çeviren: Semih Suçağlar

Yeditepe Üniversitesi Bilişsel Bilimleri YL

 

Kaynak: https://www.sciencedaily.com/releases/2016/11/161102130629.htm

Önceki İçerikParlak radyo patlamaları evrendeki saklı maddeyi açığa çıkaracak
Sonraki İçerikREM uykusu eksik kalınca daha çok şeker yiyoruz