Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl 9.’su düzenlenen, mekân olarak ise Haydarpaşa Garı’nın 2. kez seçildiği kitap fuarına biz de Bilim ve Gelecek Yayınevi ve Dergisi olarak katıldık. Geçen yıl katılamadığımız için genel ilgi alaka hakkında pek fikrimiz yoktu, ama bu yıl 9 gün boyunca durumu gözlemleme fırsatımız oldu. İlk söyleyeceğim, Bilim ve Gelecek olarak başarılı ve keyifli bir fuar geçirdiğimiz. Fuar alanında konuştuğum diğer yayıncılar da aynı fikirde ve hallerinden memnundular. Fuar Haydarpaşa Garı’nda yapılmadan önce çeşitli AVM’lerin içinde oluyordu. Yine ilgi vardı, ama bir fuar havası oluşmuyordu. Haydarpaşa Garı bu ortamı fazlasıyla sağladı.
Yeni çocuk kitabımız Hayal Hızı Çetesi-İnsan Atasını Arıyor’u dağıtımdan önce fuarda sergiledik. İlk günden itibaren fuar boyunca çok satan kitabımız oldu. Yazarı Nalân Mahsereci ve çizeri Demet Özge Aykan son güne denk gelen imza gününde“çok genç” okurlarıyla ve bu okurların destekçisi büyükleriyle buluştular.
Ayrıca 7 Haziran Çarşamba günü yazarlarımız Hasan Aydın, Ergi Deniz Özsoy ve Ender Helvacıoğlu ile birlikte “Evrim Kuramı Nedir? Evrimi Anlamak Neden Önemli?” konulu bir panel gerçekleştirdik. Hafta içi, saat 13.00’te olmasına rağmen ilgi hayli yoğundu. Panel sonrası soru-cevap kısmı da çok verimli geçti. Hemen sonrasında Hasan Aydın kitaplarını imzaladı. Yazarlarımız Ahmet Doğan ve Ömer Tuncer de imza günlerimizin konukları olup okurlarıyla bir araya geldiler.
Fuarın bizim açımızdan başarılı geçtiğini söylemiştim.Yalnızca satış anlamında söylemiyorum; yeni okurlarla tanıştık, kendimizi tanıtma imkânı bulduk. TÜYAP Kitap Fuarına aradaki mesafelerden dolayı gelemeyen birçok insan buraya geldi, eski sayıları aldılar, sohbet ettik, kitap önerilerinde bulunduk. Merkezimiz de Kadıköy’de olduğu için neredeyse fuar süresince tam kadro Haydarpaşa Garı’ndaydık. Belediye düzenlediği için stand ücreti alınmaması, masa, sandalye temin edilmesi, bizim de bu durumu fırsat bilip tüm kitaplarımızda yüzde 50 indirim yapmamıza olanak tanıdı. Bu sayede genç okurlar daha çok kitap ve dergi alabildiler. Eski sayılarımızın da fiyatını 3 tl olarak belirledik.
İnsanlar konularına göre seçip bol bol dergi aldılar. Böyle indirimleri her fuarda yapmak isteriz ama artan kiralardan ve nakliye, ulaşım vb. maliyetlerinden dolayı giderek güçleştiğini de ifade etmek zorundayım.
Hayal Hızı Çetesi İnsanın Atasını Arıyor kitabının dışında en çok ilgi gören kitabımız Marie Curie- Bir Bilimkadının Olağanüstü Yaşamöyküsü oldu. Bu durum hepimizi çok sevindirdi, böylesine önemli bir kişiliğin herkes tarafından bilinmesini, tanınmasını çok istiyoruz. Özellikle genç okurlara tavsiye ettik kitabı ve oldukça ilgi gördü. Bu sayede buradan da yazıyı okuyanlara tekrar önermiş olalım. Çok büyük azim, çalışma, mücadele dolu bir yaşam süren Marie Curie’nin hayat hikâyesi üstelik kızı tarafından kaleme alınmış, okuyanlara ilham verecektir. Bu konuyla ilgili bir anekdot aktarayım; 70 yaşını geçmiş bir kadın okurumuz standımızı incelerken bu kitabı gördü; kendisi gençlik yıllarında okumuş, neredeyse tüm kitabı hatırlıyor. Bize dedi ki “Ben bu kitabı okuyup kimyacı oldum, keşke tüm gençler okusa!”
Haydarpaşa kitap günleri ile ilgili genel bir değerlendirme yapmak gerekirse, katılım çok iyiydi, geçen yılın katılımcı sayısını ikiye katlamıştı, 320 bin kişi 9 gün boyunca gara gelmişti. Bu çok muazzam bir sayı. Durum gösteriyor ki, Anadolu yakasının ayrı bir fuara ihtiyacı var. Böyle bir rekor katılımın gerçekleşmesinin birden fazla sebebi var elbette. Öncelikle Haydarpaşa Garı’nda olması birinci sebep. Peronlarda kitaplar, açık hava, vagonlara girip kitapları okuma şansı çok etkili oldu. Neredeyse herkesin Haydarpaşa ile ilgili bir anısı vardır, insanlar biraz da nostalji yaşamaya geldiler. Ve tabii ki sosyal medya! Katılımcılar vagonlarda o kadar çok fotoğraf çekip paylaştılar ki, bu paylaşımlar ilgiyi çok arttırdı. Çoğu zaman fotoğraf çekme kuyruğu bile yaşandı. 8 yıldır fuarlara katılan biri olarak şunu söyleyebilirim. Benim de en keyif aldığım fuardı. Esen rüzgâr, martı sesleri, nostaljik gar atmosferi hepimize çok iyi geldi. Gelen okur kitlesi biraz daha bilinçli bir kitleydi. Bilinçten kastım şu ki; mesela her yayınevinin kendi kitabını sattığını biliyorlardı. Okurken size saçma gelebilir ama, İstanbul TÜYAP Kitap Fuarında öyle saçma diyaloglara girmek zorunda kaldık ki yıllar boyu, bu durum ilaç gibi geldi. Daha çok okuyan, daha duyarlı, daha ilgili bir kitleydi. Bu söylediğime fuara katılan tüm yayıncılar katılacaktır. TÜYAP Kitap Fuarlarıyla kıyaslayacak olursak yine, daha demokratik bir fuardı, mümkün olduğunda çok yayınevine yer verilmeye çalışılmış. Peronun başında olmak veya sorunda olmak gibi konum farklılıkları vardı, ama genel diziliş daha adildi. Stand ücreti ödenmeyen bir fuar olduğu için diğer yayıncıların da daha fazla indirim yapmasını beklerdim. Yapmamalarına şaşırdım biraz. Bizim dışımızda çok az yayınevi yüzde 50 indirim yapmıştı. Büyük yayınevleri yine çok komik düzeyde indirimler yapmıştı. Nasıl bir satış politikası izlediklerini bilemiyorum ama, maksat okurlarla buluşmak, okur yazar ilişkilerini geliştirmek, yayınevini ve kitaplarını yeni okurlara duyurmak, ulaştırabilmek ise, internet sitelerinden daha fazla indirim yapabilecekleri bir ortam vardı.
Garın konumunun da katılım sayısına olumlu etkisi büyük; metro, dolmuş, otobüs duraklarına yakın bir yer. Ufak tefek sorunlar da yaşandı. Örneğin kadınlar tuvaleti yetersizdi, yemek bir parça sorun oldu. Ama bunlar iyileştirilebilir sorunlar.
Kitap günlerinin önümüzdeki yıl yeniden, özellikle Haydarpaşa Garı’nda olup olamayacağını şu an için bilemiyoruz. Kadıköy Belediyesi potansiyeli gördüyse, buna devam etmeli. Ama olursa da Haydarpaşa Garı’nda son kez olacağına dair rivayet güçlü. Hızlı trenin geleceği söyleniyor. Yine Haydarpaşa’da olmayı çok isteriz ama, orası gar olarak kalacaksa, ki kalmalı, hiç fuar yapmasak da olur.