Modern insanın atalarından biri olan Homo erectus, yaklaşık iki milyon yıl önce Afrika’dan diğer coğrafyalara yayılan türlerden biriydi. Afrika’dan çıkarak Asya ve Avrupa coğrafyasına yayılan Homo erectus, biliminsanlarının tahminlerine göre yaklaşık 400.000 yıl önce tarih sahnesinden silinmişti.
Bu konuda belki de tek istisna, Endonezya’nın Java Adası’ndaki Ngandong isimli bölgeydi. Bu bölgede yapılan kazı çalışmaları sırasında Homo erectus türüne ait fosil kalıntılarına rastlanmıştı. Ancak bu fosiller üzerinde çalışma yapan biliminsanları, yaş tayinini net bir biçimde yapamıyorlardı. Bu durumun temel nedenleri, bu canlılara ait fosillerin bulundukları bölgenin toprağındaki tabakalaşmanın nasıl gerçekleştiğinin bilinememesi ve bu buluntuların fosilleşmeye başladıkları yere dair net kayıtların olmamasıydı.
Nature dergisinde yayınlanan çalışmada yer alan Macquarie Üniversitesi ve Endonezya’daki Bandung Teknoloji Enstitüsü’nden biliminsanları Homo erectus’un dünya üzerindeki son varlığının 108.000 yıl ile 117.000 yıl öncesine dayandığını raporladı.
Araştırmacılar, 12 adet Homo erectus kafatası ile iki adet bacak kemiği üzerinde yaptıkları yaş tayin çalışmasına ek olarak, bölgeden edindikleri toprak örneklerini de inceledi. Böylece bu eski insanın dünya üzerindeki son zamanlarının ne kadar eskiye dayandığına dair daha kesin veriler elde edilebildi.
Iowa’da antropoloji alanında çalışma yürüten Profesör Russell Ciochon, “Bu çalışma, Homo erectus’un dünyanın herhangi bir yerindeki en son görünümü. Homo erectus’un bundan sonra başka herhangi bir yerde yaşadığına dair hiçbir kanıtımız yok” açıklamalarında bulundu.
Konuya ilişkin olarak daha önce yapılan çalışmalar Homo erectus’un Afrika’dan çıkarak Endonezya’da bulunan takımadalara doğru yöneldiğini ve yaklaşık olarak 1.6 milyon yıl önce Java Adası’na ulaştığını göstermekteydi. Biliminsanları özellikle de Ngandong bölgesinde yaptıkları çalışmalarla fosillerin elde edildiği katmanın yaşını saptayabildi ve böylelikle Homo erectus’un dünya üzerinde bulunduğu son döneme ilişkin daha kesin tahminler ortaya koyulabilidi.
Kaynak: https://www.sciencedaily.com/releases/2019/12/191218153527.htm