Bilim felsefesi profesörü Steven Gimbel’in hazırladığı kitap, önemli bir ihtiyaca yanıt vermesi için tasarlanmış. Kitap, genel geçer kuramsal bilgiler sunmanın bir adım ötesine geçiyor. Bilimsel yöntem üzerine yazılmış klasik metinlerden seçmelerin de yer almasının yanı sıra, kitapta bilimsel araştırmanın nasıl yapılabileceğine ilişkin güzel bir uygulama denemesi sunuluyor.
Bilimsel araştırma yöntemleri hakkında şimdiye değin sayısız çalışma ortaya konmuştur. Özellikle sosyal bilimlerin en önemli tartışma başlıklarından biri, her dönemde, bilimsel araştırma yöntemleri olagelmiştir. Bunda, soysal bilimlerin, doğa bilimlerinde olduğu gibi deney yapma olanağının olmaması önemli bir etkendir. Bu nedenle sosyal bilimler her dönemde, dönemin toplumsal formasyonu, hâkim ideolojik eğilimleri, popüler olan tartışma başlıklarından etkilenmiş, araştırma yöntemleri de bu etkinin bir izdüşümü olarak her dönemde farklılık göstermiştir. Sosyal bilimler için araştırma yöntemlerindeki bu değişkenlik, toplumun bilgisine ulaşmak için neyi ve nasıl inceleyeceğiniz, hangi soruları soracağınız, büyük oranda almayı umduğunuz -ya da tahmin ettiğiniz- yanıtlarla doğrudan ilgili olmuştur. Bu nedenle bilimsel araştırma yöntemlerinin, özellikle sosyal bilimler öğrencileri için, genel bir tarihsel gelişim ve karşılaştırma ile öğrenilebilmesi, bilimsel üretimin sağlıklı olarak yapılabilmesi için önemlidir. Bilimsel Yöntemin İzinde, bu anlamda çok değerli bir başvuru kitabı olmaya aday gözüküyor.
Kuramsal bilgi ve uygulama
Bilim felsefesi profesörü Steven Gimbel’in hazırladığı kitap, önemli bir ihtiyaca yanıt vermesi için tasarlanmış. Kitap, genel geçer kuramsal bilgiler sunmanın bir adım ötesine geçiyor. Bilimsel yöntem üzerine yazılmış klasik metinlerden seçmelerin de yer almasının yanı sıra, kitapta bilimsel araştırmanın nasıl yapılabileceğine ilişkin güzel bir uygulama denemesi sunuluyor. Bu bir rehber kitap, bir kılavuz. Hem bilimsel yöntemi öğreten akademisyenler için hem de henüz araştırmanın nasıl yapılması gerektiğini öğrenme aşamasında olan lisans öğrencileri için (hatta lise öğrencileri için de). Öyle ki giriş kısmında, kitabın nasıl kullanılacağına ilişkin hem öğretmenlere hem de öğrencilere yazılmış bir bölüm de var. Bu bölümde öğrencilerden öncelikle bir seçim yapmaları isteniyor. İçlerinde hem doğa bilimleri hem de sosyal bilimler olan 9 bilim dalından birini seçip, seçtikleri alandaki okumalarla işe başlamaları öneriliyor. Bu alanlar şöyle: Astronomi, fizik, kimya, jeoloji, evrimsel biyoloji, genetik, psikoloji, sosyoloji, iktisat.
Öğrenciler, yaptıkları seçimin ardından seçtikleri bilim dalının tarihsel gelişimine ve bu gelişime koşut felsefi düşünce akımlarına ilişkin metinleri okuyorlar ve ardından örnek vaka çalışması yapıyorlar. Öğrencilerin görevi şöyle tanımlanıyor: “Sizin göreviniz dört adımdan oluşuyor: (1) bilimsel epizodu açıklamak, (2) bu kısımdaki felsefeyi açıklamak, (3) bu felsefi eğilimi taşıyan birinin bu epizodu nasıl anlamlandıracağını ve bu dönemi nasıl kendi bilimsel yöntem anlayışına destek olacak biçimde göreceğini açıklamak, (4) gerçek-yaşam bilimsel etkinliğinde işleyen akıl yürütmeyi tümüyle kavramakta başarılı ya da başarısız olma durumlarını açıklamak.” (Gimbel, 2017, s.16)
Öğrenciler seçtikleri bilim dalının, tarihsel gelişim içerisinde hangi felsefi sorularla geliştiğini, bu gelişim süresince hangi yöntemleri kullandığını kitap boyunca okudukları bilim felsefesi metinleriyle takip ediyorlar. Bunlar bilimsel yönteme ilişkin belirli akımların önde gelen metinleri. Örneğin tümdengelimcilik başlığı altında Aristoteles ve Descartes’in metinlerini, tümevarımcılıkta Bacon, Newton ve Stuart Mill’in yazılarını okuyorlar. Her bir akım için de bir vaka çalışması yapıyorlar. Kitabın akışı biraz karmaşık gelmiş olabilir. Bir örnekle açıklayalım.
Örneğin astronomi alanını seçmiş olan bir öğrenci, tümdengelimcilik başlığı altında Aristoteles’in “İkincil Çözümlemeler” ve “Fizik”, Descartes’in “Yöntem Üzerine” başlıklı metinlerini okuyor, ardından vaka çalışmasında Aristoteles’in astronomi alanında yaptığı çalışmalar hakkında kısa bilgi alıyor. Örnek okuma listesinde yer alan Aristoteles’in “Gökyüzü Üzerine” adlı çalışmasını okuması tavsiye ediliyor ve sonunda verilen ödevde Aristoteles’in hangi düşüncelerle gökcisimlerinin hareketlerini nasıl açıklamaya çalıştığını anlatıyor. Ardından tümevarımcılık başlığında aynı şeyleri Batlamyus’u inceleyerek ve onun “Almagest” başlıklı çalışmasını okuyarak yapıyor.
Kitapta yer verilen bilimsel yönteme ilişkin felsefi akımlar oldukça geniş ve detaylı. Bilim felsefesine ilişkin temel metinlerin başta gelenlerine yer verilmiş. Tümdengelimcilik ve tümevarımcılığın yanı sıra hipotetik tümdengelimcilik, yanlışlamacılık, holistik görüş, semantik görüş ve eleştirel görüşlere de yer verilmiş. Kitabın olumsuz olarak görülebilecek tek yanı, çok özenli olmayan bir çeviri dili kullanılmış olması. Kitapta Türkçesi yaygın olarak kullanıldığı halde yabancı dilde yazılmış olan bazı kavramlar bulunuyor. Bunun yanı sıra Türkçe cümle yapısına çok da uygun olmayan, kelimesi kelimesine çevrilmiş bazı cümleler okumayı zorlaştırıyor. Yine de Bilimsel Yöntemin İzinde, lisans öğrencilerinin çok işine yarayacak bir ders kitabı olacak gibi gözüküyor.
– Bilimsel Yöntemin İzinde -Bilim Felsefesinin Öğretilmesinde Yeni Bir Yaklaşım-, Haz. Steven Gimbel, İng. Çev. Özlem Ünlü, Dipnot Yayınları, 1. Baskı, 2017, Ankara, 452 s.