Ana Sayfa Bilim Gündemi 11 Ocak’taki 4.7 büyüklüğündeki depremin, 26 Eylül’deki depremle ilişkisi nedir?

11 Ocak’taki 4.7 büyüklüğündeki depremin, 26 Eylül’deki depremle ilişkisi nedir?

2425
0

26 Eylül 2019’da İstanbul’u sallayan 5.7 büyüklüğündeki depremle ilgili değerlendirmelerimi iki makalede yayınlamıştım (Eyidoğan ve Sevilgen, 2019, Eyidoğan, 2019). 16 Eylül 2019 depreminin merkezi Ana Marmara Fayı’ndan biraz uzakta olmuş ve bindirme bileşeni fazla olan bir fay mekanizması ile oluşmuştu.

Marmara Merkez Çukuru’nun kuzey batı ucunda olan 5.7 büyüklüğündeki bu deprem öncesi 24 Eylül 2019 da 4.6 büyüklüğünde bir öncü depremi olmuştu (Şekil 1). İstanbul’da birçok binada hasar yapan 26 Eylül 2019 depreminin artçı depremleri sayısı yok denecek kadar azalmış ve büyüklükleri de küçülmüştü.

Çizelge 1. 26 Eylül 2019 (Mw5.7) ve 11.01.2020 (Mw4.7) tarihlerinde Marmara Denizi’nde olan orta depremlerin çeşitli veri merkezlerine göre deprem değişkenleri.

26 Eylül 2019’daki 5.7 büyüklüğündeki depremin ters faylanma karakteri, Ana Marmara Fayı’nın hareketiyle ilişkisi ve bölgede faylar üzerinde gelişen gerinim (strain) özellikleri birlikte değerlendirilmelidir. 5.7 büyüklüğündeki depremin yeri itibariyle dikkat çeken bir konu da 2019’da yayınlanan bir makalede
belirtilen bulgulardır (Lange ve diğ., 2019). O makalede Ana Marmara Fayı’nın 5.7 büyüklüğündeki depremin doğusunda kalan ve uzun süredir sismik olmayan (deprem üretmeyen) durumun olduğu ve fayın bir bölümünün kilitlendiği belirtilmektedir. Daha önce yayınladığım makalede (Eyidoğan, 2019) bu kilitlenme bulgusundan hareketle 26 Eylül 2019 da olan 5.7 büyüklüğündeki depremin konum, fay özellikleri, Ana Marmara Fayı ile kinematik ilişkilerinin önümüzdeki dönemde daha fazla araştırılması
gerektiğini belirtmiştim. 26 Eylül 2019 depremi Ana Marmara Fayı’na yakın bir alanda, 1.100 metre derinlikteki Merkez Çukurun kuzeydoğusunda bir sıkışma rejimin gelişmesi sonucu oluştuğu izlenimini vermektedir.

Şekil 1. Ana Marmara Fayı’nın kestiği Merkez Çukuru civarında olan 26 Eylül 2019’daki 5.7 büyüklüğündeki depremin konumu ve mekanizma çözümü (siyah balon), 4.6 büyüklüğündeki öncü depremin konumu, 11 Ocak 2020’deki 4.8 büyüklüğündeki depremin konumu gösterilmiştir. Fay bilgileri Le Pichon ve diğ. (2001)’den, fay mekanizma çözümü AFAD’dan alınmıştır.

Bu sıkışma rejiminin nasıl geliştiği, Ana Marmara Fayı’nın bu depremin doğusunda kalan ve bir süredir “kilitlendiği” belirtilen (Lange ve diğ., 2019) parçasıyla nasıl bir gerilme rejimi ilişkisi olduğu ayrıntılı araştırılmalıdır. 26 Eylül 2019’daki 5.7 büyüklüğündeki deprem için yapılan hesaplamada, depremin gelecek dönemde beklenen büyük depremin olma olasılığını da önümüzdeki bir yılda 6.5 ve daha büyük bir deprem için %3.3 arttırdığı öngörüsü de ayrıca değerlendirilmelidir (Çizelge 2).

11 Ocak 2020 tarihinde Mw 4.7 büyüklüğünde olan ve İstanbul’da hissedilen deprem, 26 Eylül 2019 depreminin bulunduğu yerde olmuştur. Deprem sığdır. Şu ana kadar depremin mekanizma çözümü belirlenemediği için 26 Eylül 2019 depremiyle mekanik ilişkisini yorumlamak zordur. Ancak bulunduğu yer itibariyle aynı nitelikte ve aynı tektonik rejimin özelliklerini yansıttığını söyleyebiliriz. Bu deprem 26 Eylül 2019 depreminin gecikmiş bir artçı depremi olarak değerlendirilebilir, ancak oldukça gecikmeli olan bu orta kuvvette depremin 26 Eylül depreminde kırılmayan bir parçasının gecikmeli kırılması olduğu yorumunu tercih ederim. Bu depremin 2.0 büyüklüğünde tek artçı deprem yaratması da ayrıca sismolojik olarak değerlendirilmesi gereken bir durumdur.

Çizelge 2. 26 Eylül 2019 tarihinde olan 5.7 Marmara depreminin Marmara Fayı üzerinde 2 Ekim 2019 tarihinden sonra daha büyük bir depremin oluşma olasılığına artış etkisi (Toda ve Stein, 2019).

Ana Marmara Fayı’nın kilitlenen Orta Marmara bölümünün daha
ayrıntılı jeofizik, jeolojik ve sismolojik yöntemlerle incelenmesi İstanbul’u şiddetle etkileyecek büyük depremin özelliklerinin daha iyi anlaşılması bakımından önemlidir. Ancak bu çalışmalardan daha da önemlisi, İstanbul’un bugüne kadar tespit edilmiş deprem kayıp ve risklerinin azaltılması eylemleri ve projelerinin hızla ve ödünsüz olarak uygulanmasıdır. İstanbul için en büyük proje depremde canların kaybedilmemesini başaracak projedir.

Kaynaklar:

AFAD Deprem Araştırma Dairesi, Ankara, Türkiye,

https://deprem.afad.gov.tr

Eyidoğan, H. ve Sevilgen, V., 2019.

https://temblor.net/earthquake-insights/strong-earthquake-strikesnear-the-marmara-fault-damaging-77-buildings-and-frightening-istanbul-residents-9974/

Eyidoğan, H., 2019,

Son Marmara depremine (M:5.7) ilişkin bir değerlendirme

KRDAE, BÜ, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, İstanbul, Türkiye.

Lange, D. ve diğ., 2019. Interseismic strain build-up on the submarine North Anatolian Fault offshore, İstanbul, Nature Communications, V10, Article number: 3006, 9 pages.

https://www.nature.com/articles/s41467-019-11016-z.pdf
Le Pichon, X. ve diğ., 2001. The active Main Marmara Fault, Earth and Planetary Science Letters 192, 595-616.

Toda, S. ve Stein, R. S., 2019. https://temblor.net/earthquake-insights/could-the-29-sept-2019-marmarasea-earthquake-trigger-a-much-larger-event-closer-to-istanbul-9962/