Amerikan Geriatri Topluluğu Dergisi’nde (Journal of The American Geriatrics Society) yayımlanan ve çeşitli etnik gruplardan ve benzer ekonomik arka planlardan 50 ile 79 yaşları arasındaki 159,255 kadın birey ile yapılan bir çalışma, iyimser bir bakış açısını bünyesinde yaratan bireylerin 90 yaşını görme olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Araştırmaya katılanlara, ilk önce kendilerini ne kadar iyimser olarak tanımladıkları soruldu. Ortalama değerin altında kalanlar “kötümser (pesimist)” olarak kabul edildi. 28 yıl önce başlayan çalışmaya 2019 yılında son verilerek halen yaşayan ve vefat etmiş katılımcılara ulaşılmaya başlandı. Defalarca kendi kendilerini “optimist” olarak nitelendiren katılımcıların, kendisini pesimist görenlerden daha uzun yaşadığı görüldü. Öyle ki, çalışmaya katılanlar arasında 90’lı yaşları gören yalnızca kendini “optimist” olarak görenler oldu.
Çalışma elbette bireylerin tıbbi arka planlarını ve tekil ölüm sebeplerini göz ardı ettiği için bütüncül değil ancak araştırmacılara göre bu çalışma bizlere “kayda değer” bir şey söylüyor, hayata karşı daha olumlu bakmak gerçekten de sorunlarla başa çıkmayı kolaylaştırmakta. Çalışmayı yorumlayan biliminsanları, iyimser insanların özellikle stresten kendilerini uzak tutabilmeyi başardıklarını ve stres sebepli oluşacak tıbbi problemlerin ortaya çıkma olasılığının azaldığını belirtmekteler.
Modern yaşlı bilimi (geriatri) hekimleri, uzun ömrün kilit özelliklerinin stresten uzak bir yaşantı, sağlıklı bir beslenme düzeni ve düzenli olarak iyi uyku şeklinde özetlemekteler.
Kaynaklar