Ana Sayfa Bilim Gündemi El Nino geri döndü! Ne kadar kötü olacak?

El Nino geri döndü! Ne kadar kötü olacak?

Zorlu iklim olayı, daha kötülerinin habercisi olabiir. Üç yıllık bir La Niña küresel iklim olayının hemen ardından gezegen, dünya çapında sonuçları olabilecek güçlü bir El Niño olayına doğru gidiyor gibi görünüyor.

214
0

Çeviren: Ebru Oktay

Dünya Sağlık Örgütü, yeni El Niño’nun Zika ve chikungunya gibi sivrisinek kaynaklı hastalıkları yeniden canlandırabileceği konusunda uyarılar yapıyor. Daha önceden sıcak okyanus sularında oluşan bir El Niño atağı, Peru’da şiddetli viral hastalık dang humması salgınına neden olmuştu.

Ürpertici sıcaklıklar
Yaklaşık iki ilâ yedi yılda bir tekrarlanan bir El Niño olayı sırasında, tropik Pasifik Okyanusu üzerinde alize rüzgârları (okyanus üzerinde 30 derece kuzey ve 30 derece güney enlemleri arasında sürekli esen rüzgârlar) gevşer ve daha sıcak suların ekvator Pasifik boyunca doğuya doğru hareket etmesine izin verir.
ABD Ulusal Oşinografi ve Atmosfer İdaresi (NOAA) 8 Haziran’da bir El Niño’nun geldiğini ve önümüzdeki aylarda kademeli olarak güçlenmesinin beklendiğini açıkladı. Diğer meteoroloji kurumları, El Niño’nun başlangıcını tanımlamak için farklı endekslere güvendikleri için henüz resmi olarak bir El Niño ilan etmediler ancak birçoğu yakında başlamasının olası olduğunu belirttiler. Örneğin Avustralya Meteoroloji Bürosu, 6 Haziran’da El Niño’nun gelişebileceğine dair bir uyarı yayınladı.
El Niño oluşumunun koşulları, zıt modeli olan La Niña’nın 2023’ün ilk aylarında azalmasından sadece birkaç ay sonra ortaya çıktı. Florida’daki Miami Üniversitesi’nde iklim bilimci olan Emily Becker, “Hızlı bir geçiş oldu. Ama La Niña’nın ardından El Niño’nun gelmesi alışılmadık bir durum değil. Son La Niña üç yıl sürdü” diyor.
Şimdiye kadar, doğu-orta tropikal Pasifik sularında ne kadar ısınma gözlemlendiğine bakıldığında, yeni ortaya çıkan El Niño, orta ilâ güçlü seviyede olma yolunda ilerliyor gibi görünüyor. Colorado Boulder Üniversitesi’nde El Niño’nun etkilerini inceleyen bir sosyal bilimci olan Mickey Glantz ise bu seferkinin oldukça büyük olacağında ısrarlı.
El Niño, gezegenin bazı bölgelerini normalden daha fazla ısıtıyor. Bu, büyüyen El Niño’nun, yeterince şiddetli hale gelmesi durumunda, küresel sıcaklıkların 2024’te rekor seviyelere çıkmasına neden olabileceği anlamına geliyor. Kısmen güçlü bir El Niño nedeniyle kaydedilen en sıcak yıl 2016 idi.

Bir yerde kuraklık, bir yerde sel
Bu arada yetkililer, Avustralya ve Güneydoğu Asya’nın bazı bölgelerindeki kuraklığın yanı sıra Afrika Boynuzu ve Orta Asya gibi bölgelerde artan yağışlar da dahil olmak üzere bir dizi sorunlu sonuca da hazırlanıyorlar. Şiddetli yağmurlar tarım arazilerini sular altında bırakarak üretimi azaltabilirken, kuraklık mahsullerin zarar görmesine neden oluyor. Normalden daha kurak koşullar yaşaması muhtemel olan Endonezya’da hükümet, acil bir durumda pirinç ithal edebilmek için yakın zamanda Hindistan ile bir anlaşma imzaladı.
Bu El Niño başlangıç döneminde bile insan sağlığını etkiliyor. Peru ve Ekvador kıyılarındaki El Niño benzeri koşullar, bu yılın başlarında bölgeye şiddetli yağmurlar getirdi. Ortaya çıkan seller, Mart ayında tropikal bir kiklondan (nispeten sakin bir merkez etrafında dönen dairesel fırtına) gelen yağmurlarla birleştiğinde, daha fazla sivrisineğin üremesine ve dang humması da dahil olmak üzere viral hastalıkların yayılmasına neden oldu. Peru’da bu yılki dang humması salgınında 150’den fazla kişi öldü.
Ancak bu sonuçların hepsi elbette El Niño yüzünden olmuyor. Sivrisinek kontrolünün olmaması da dahil olmak üzere birçok faktör bir salgının büyüklüğünü etkileyebilir. Colorado Denver Üniversitesi’nden coğrafyacı Ivan Ramírez, “Mesele sadece bir sağlık sorunu değil. Birden fazla bulaşıcı hastalık salgını, halk sağlığı uzmanlarının yönetmesi gereken karmaşık bir durumdur ve El Niño’nun tekrarlayan tehlikeleriyle birleşebilir” diyor.
Tennessee’deki Oak Ridge Ulusal Laboratuvarı’nda coğrafyacı olan Assaf Anyamba, bu yıl gözünü El Niño’nun etkilerinin özellikle güçlü olabileceği Güneydoğu Asya’daki dang humması ve chikungunya gibi hastalık olgularına dikti. Ayrıca El Niño’nun Rift Valley humması ve diğer hastalık salgınlarıyla ilişkilendirildiği doğu Afrika’yı da izliyor. 2015-16’daki son büyük El Niño sırasında Anyamba ve meslektaşları, dünya genelinde bundan en çok etkilenen bölgelerde kronik hastalık salgınları kaydettiler. “Bütün fikir, El Niño’nun farklı bölgelerde nasıl sonuçlar doğurabileceğini öngörebilmek üzerine kurulmalıdır” diyor.
Aslında tüm bu etkiler, ısınan bir gezegen zemininde ortaya çıkıyor. Sidney’deki Avustralya ulusal araştırma kuruluşu CSIRO’da iklim bilimci olan Nandini Ramesh, “Bu El Niño güçlü olsun ya da olmasın, daha sıcak bir atmosfer birçok etkiyi şiddetlendirebilir” diyor. “Örneğin, sıcak hava dalgaları, orman yangınları veya tropikal kasırgalar, ısınan bir dünyada daha yoğun ve zarar verici olmaktadır.”