Havada dolaşan zehirli nanoparçacıklar araçların egzozlarından çıkıp yollarımıza, oradan da akciğerlerimize ve derimize dadanıyor. Yavaş yavaş bizleri zehirleyip insan sağlığı için tehdit oluşturuyor. Birleşik Krallık’ta bulunan Surrey Üniversitesi’ndeki Küresel Temiz Hava Araştırma Merkezi(Global Centre for Clean Air Research; GCARE), farklı türlerdeki yeşil peyzajın şehirlerdeki kirliliğe olan etkisini tahmin eden yeni bir model geliştirdi ve ne tür yeşillendirmenin havadaki zehirli parçacıkların emilimi için daha faydalı olduğunu ortaya koydular. Yayımlanan makalenin yazarlarından olan Prof. Prashant Kumar, yeşillendirmenin iyi olduğunu bilsek de efektif yeşillendirmenin ne kadar etkili olduğu konusunda çalışmaların eksik kaldığını söylüyor ve çalışmalarının havada nanoparçacıkların nasıl hareket ettiğini öngören bilim camiasında geniş ölçüde kabul görmüş çalışmalardan faydalandığını belirtiyor.
Ekip İngiltere’nin Güney Batı’sında bulunan çeşitli tali ve otoyollarda bulunan peyzajları inceledi ve ölçümler aldı. Yolların birinde çim, diğerinde yabani otlar, diğerinde yoğun çalılar, diğerinde iğne yapraklı çamlar ve diğerinde de yaprak döken geniş yapraklı ağaçlar vardı. 2039’a kadar sürdürdükleri simülasyonlarda uzun ve yılın her vakti yeşil kalan ağaçların, havadaki zehirli parçacıkları emmekte en çok faydayı gösterdikleri görüldü. 2039 önemli çünkü halihazırdaki politikalara göre Birleşik Krallık 2039’a kadar trafikte sadece elektrikli araçların var olmasını hedefliyor. Prof. Kumar’a göre, o zamana kadar peyzaj alanında yapılacak atılımlar, trafikte bulunacak hibrit arabaların yaratacağı kirliliğin de emilmesinde yardımcı olabilir.
