Ana Sayfa Dergi Sayıları 110. Sayı Güneş patlamalarında beklenmeyen azalma

Güneş patlamalarında beklenmeyen azalma

165
0

Birkaç haftadır Güneş’te, yüzyıllar boyunca yapılan gözlemlere dayanan tahminleri yanlış çıkaran aktiviteler meydana gelmekte. Normalde Güneş’in atmosferinde yaşanan patlamalar periyodik olarak “maksimum” ve “minimum” şeklinde bir döngü halindedir. Patlamalar her 10 yılda “maksimum” aşamasına gelir ve artar, diğer 10 yılda ise “minimum”a inerek aktivitelerini azaltır. 2014 yılı bir “maksimum” zamanı iken 2013 yılında beklenmedik bir durum yaşandı ve Güneş’in patlamalarında gözle görülür bir azalma meydana geldi. Henüz gökbilimciler bu beklenmedik olayı sebebini bilmiyor; ancak bu konu hakkında birkaç görüş var.

Konuyla ilgili araştırma yapan biliminsanlarından birkaçı bu düşüşün kaideyi bozmayacağı ve patlamalardaki yükselişin devam edeceğini düşünürken Dean Pesnell ve öncülüğündeki bir grup yıldız fizikçisi yaptıkları bir panelde bundan 140 yıl önce de buna benzer bir durum olduğunu, 1870’lerde de Güneş’in çifte bir “minimum” yaşadığını belirttiler. Buna göre o yıllarda Güneş “maksimum” devrine girdiğinde düşük bir seviyeye ulaşıp sonra patlamalarını azalttı. Daha sonra tekrar artırarak yine bir “maksimum”a girmişti. Eğer Pesnell haklıysa 2014 ve 2016 yılında iki “maksimum” yaşayacağız. Ancak elbette Güneş’in ne yapacağı bilinmez. Yüzlerce yıllık araştırmalar sonucunda bile hâlâ Güneş’in tam olarak ne yapacağı konusunda yeterince veriye sahip değiliz.

Güneş patlamalarının dünya’ya etkisi var mıdır?

Güneş patlamaları Güneş atmosferinde var olur ve Güneş Sistemi’ne radyasyon yayar. Bu radyasyon çoğu zaman Dünya’nın atmosferine giremez; ancak Güneş Sistemi’ndeki uzay araçlarımızı etkileyebilir. Biliminsanlarının hemfikir olduğu konu Güneş patlamalarının Dünya’ya fiziksel bir etkisi var olmadığıdır. Güneş patlamalarının ve lekelerinin Dünya’ya iklimsel olarak bir etki yaptığı (patlamalar çokken sıcaklıkların arttığı düşüncesi) gibi görüşler varsa da veri yetersizliğinden dolayı teori olarak incelenemiyor. Aslında bu açıdan bakıldığında yanıbaşımızdaki yıldızımızın bile gizemini henüz çözebilmiş değiliz.