Yandaş televizyon kanallarının sunduğu haber ve gündüz kuşağı programlarında akıllara durgunluk veren içeriklerle karşı karşıya kalabiliyoruz.
Ülke TV’de Selda Atalay’ın sunumuyla ekrana gelen “Ülke’de Bu Sabah” programında Volkan Kemal Ergenekon, bir izleyicinin; “Büyü bozdurma var mıdır” sorusunu yanıtladı. Yanıt ise şöyleydi; “”Denize göğüs hizamıza kadar girip nefesimizi tutup dalıyoruz. Çıkıp bir dakika dinleniyoruz. 9-10 kere böyle denize girip çıkıyoruz. Büyü varsa büyü bozuluyor. 3 harfli varsa vücudu terk ediyor”.
Kendini ‘Metafizik Araştırmacısı’olarak tanımlayan Ergenekon özellikle büyü konusunda “uzmanlık” alanının verdiği yetkiye dayanarak büyü yapılan kişinin öncelikle bu büyüyü kendisinin ortadan kaldırabileceğini açıklıyor. Ergenekon sorulan soruya aynı zamanda kapsamlı bir içerik de katarak öncelikle bu konudaki tedavinin tıpta olduğu gibi kişinin kendi iradesi ile alakalı olduğunu söylüyor ve şu açıklamalarda bulunuyor;
“Öncelikle şunu belirleyelim. Bir hoca bir kişinin büyüsünü çözmez, çözemez. “Gel ben senin büyünü çözeceğim”. Böyle bir şey yok. Ben hastalanmışım benim yerime siz iğne vurulursanız ben iyileşebilir miyim? O ilacı alıp, kendim iğneyi vurulmam lazım ki iyileşebileyim. Aynı tıbbi rahatsızlıkta olduğu gibi, metafizikte de öyledir. Kişinin kendisi o ritüeli uygulayıp ve kurtulacak. Yoksa bir hoca oturduğu yerden uzaktan kumanda ile onun büyüsünü çözemez. Söylüyorsa yalan söylüyor.”
Programın kadın sunucusu Selda Atalay’ın “O halde büyü var ve büyüyü çözme de var sonucuna varıyorum ben” tespitine katılan Ergenekon büyünün çözümüne ilişkin ise şu pratik öneride bulundu; “Benim en pratik önerim uygulamalarda ve metodlarda gördüğüm deniz olayı. Göğüs hizamıza kadar denize giriyoruz, nefesimizi tutup dalıyoruz. Son nefesimize kadar kalıyoruz. Çıkıyoruz 1 dakika dinleniyoruz. Kalp atışımızı normale indiriyoruz. Tekrar bir daha dalıyoruz yine son nefesimize kadar kalıyoruz çıkıyoruz 1 dakika dinleniyoruz. 9-10 kere böyle denize dalıp çıkıyoruz. Büyü varsa büyü çözülüyor. Üç harfli varsa vücudu terk etmek zorunda kalıyor. Nazar varsa nazar olayı da bitiyor. Son derece pratik ve çok kolay.”
Ergenekon bu işlemin yapılması için yaz aylarını tercih etmenin önemli olduğunu da belirtiyor.